Page 35 - BODRUMDergi | AĞUSTOS 2024
P. 35
Aile dizimiyle ilgili ilk çalışma ne zaman ve kim tarafından yapıldı? Kökleri 1980’lere kadar dayanan bu yöntem, ilk olarak Alman Psikoterapist Bert Hellinger tarafından ortaya konmuştur. Afrika’daki görevi sırasında yerli Zulu kabilesinin aile yapılarını ve ritüellerini gözlemleme şansı bulan Hellinger, Zulu kültüründe bireylerin ailelerine ve atalarına olan derin bağlarından etkilenmiş ve bu gözlemlerini psikoterapi alanına uyarlamıştır. Aile Dizimi, bireylerin aile içindeki dinamikleri ve bilinçaltı bağlarını keşfetmelerine olanak tanırken bireylerin sadece kendi kişisel geçmişleriyle değil aynı zamanda ailelerinin ve atalarının yaşantılarıyla da derinden bağlantılı oldukları fikrini merkeze alır.
Aile dizimi uygulaması nasıl oluyor, bu uygulamayı kimler yapabiliyor? Uygulama konusunda belli başlı aşamalar vardır ama şunu belirtmek gerekir ki her çalışma kendi içinde biricik ve özeldir. Hazırlık aşamasında, kolaylaştırıcı (uygulayıcı, danışman) ve danışan hangi konuda çalışacaklarını belirler, sonrasında temsilciler seçilerek dizim başlatılır.
Farklı ekoller olmakla birlikte en önemli ve dikkat edilmesi gereken nokta, danışanın dizim esnasında verdiği tepkiler, enerjisi ve elbette temsilcilerin enerjileridir. Temsilciler, birbirleriyle olan ilişkilerini ve duygularını ifade ederek danışanın ait olduğu sistemi canlandırır. Dizimin açıldığı alanın enerjisi bize her şeyi anlatır. Uygulayıcı, dizim sırasında ortaya çıkan dinamikleri yorumlar ve çözüm önerileri sunar. Gerekirse temsilcileri farklı konumlandırarak yeni çözümler de üretebilir. Sonuç olarak dizim çalışması bittikten sonra uygulayıcıyla birlikte deneyiminizi gözden geçirirsiniz ve günlük hayatınıza bu deneyimleri nasıl aktarabileceğinizi değerlendirirsiniz.
Aile dizimi bir nevi atalarımızla yüzleşme, hesaplaşma ve sonrasında da onlardan kaynaklı sorunları çözmek için gerçekleştirilen alternatif bir yöntem. Bu yöntemle ataların karmalarını temizlemek mümkün mü?
Aile dizimi konusunda uzun zamandır aklıma takılan ve çoğu insanın yanlış anladığını düşündüğüm bir durum var. Atalardan kurtulmak, geçmiş ataların karmalarını temizlemek, atalarla bağlarını kesmek, soy ağacı temizliği gibi pek çok başlıkta aile dizimi ve bağ kesme üzerine onlarca çalışmayla karşılaştım. Uzun yıllardır bu konuda okuyan, araştıran, eğitimler alan, aile dizimi konusunda sayısız çalışmaya katılan, farklı farklı eğitmenler ve uygulayıcılar ile çalışan biri olarak şunu açıkça söyleyebilirim ki bu başlıkların hepsi ne yazık ki hatalı. Bunların hepsi insanı yanlış yönlendirmekten, insanlara yanlış vaatlerde bulunmaktan öteye geçmeyen hatalı başlıklar ve çalışmalar.
“Atalardan kurtulmak” diye bir şey söz konusu değildir, hiçbir zaman da olmadı. Çünkü özünü reddetmek ya da ondan kurtulmak, kendini reddetmekle eş değerdir. Hiçbir sorumluluk almadan zavallı kurban torun rolünü oynamaya başlamaktır. “Kanadın taşıdığı yük” ya da “obadan kurtulmak” kavramları da aynı şekilde çok hatalıdır. Gereken sorumluluğu almadan tüm sorunların kaynağını atalara yükleyip hayatımıza devam etmek bizi kahraman değil, sadece bir kurban yapar. Son dönemde öne çıkan pek çok aile dizimi çalışması ve uygulayıcısı olsa da aile dizimi uygulamasını gerçekten hem beden hem enerji
hem de farklı çalışmalarla destekleyen tecrübeli bir uygulayıcıyla gerçekleştirmenizi öneririm.
33