Page 21 - BODRUMDergi | KASIM 2023
P. 21
Gönüllü olma hikâyesi ve birlikte gelen farkındalık ne zaman nasıl başladı? 2016-2017 yılları arasında geçirdiğim bir buhran beni hayatın içinde yeni anlamlar aramaya itti. Ciddiye aldığım, düzenli gidip geldiğim yaratıcı bir işim vardı. Ürün ve mekân tasarımları yapıyordum. Bazen de küçük hikâyeler tasarlıyordum. Çok okuyor, çok yazıyordum ve her fırsatta geziyordum. Çünkü sahip olduklarım ve yaptıklarım bana yetmiyordu. Sanırım her şeyden önce kendi varoluş kimliğimi tasarlamaya çalışıyordum. Oysaki varoluş tasarlanan bir şey değildi, kendiliğinden oluverirdi. Neydi olamadığım bilemiyorum ama hep bu bir şeyler olma hâli beni çok yoruyordu. Kimseye ne faydası olan ne de zararı olan kendi hâlinde bir hayatım varken bir gün fark ettim ki tıpkı Lalalar’ın şarkı sözlerinde olduğu gibi: “Yalnız ölü balıklar akıntıyı takip ederdi.” Bu farkındalık bana bir kez daha bir şeyleri değiştirmenin vaktinin geldiğini hatırlattı. Bu yüzden konfor alanımdan çıkıp yaşadığım evi, seçtiğim mesleği ve kendimi değiştirdim öncelikle. Eğer ihtiyaç içinde yaşamayacak kadar şanslıysak, ihtiyaç duyan başkalarına yardım etmek doğal bir içgüdüdür. Ben de bu doğal içgüdüyü takip etmeye başladım. Kooperatif yetiştiricilik. Yani sadece anne tarafından değil, baba, büyükanne, büyük dede, kardeş ve diğer aile efradı tarafından elbirliğiyle yetiştirilen insan gibi türlerde, diğerlerini düşünme ve yararlarını gözetme alışkanlığı daha fazla görülüyor. Ben de sekiz yaşına kadar köyde ve kalabalık bir aile ile birlikte büyümüş bir birey olarak koskocaman bir şehrin ve hayatın ortasında yaşadığım yalnızlıktan ve bireyci bencilliklerden sıkılmıştım. Sahip olduğum her şeyden vazgeçebileceğim bir noktaya gelmiştim. Fakat bir zaman sonra fark ettim ki aslında sahip olduğumu düşündüğüm hiçbir şeye aslında sahip değildim. Materyaller dünyası büyük bir illüzyondu. Doğanın kuvveti karşısında yaşayacağımız ufacık bir sarsıntı hayatlarımızı kökten değiştirebilirdi. Bu nedenle “Minimalist” bir çevreci olarak hayatımı yeniden düzenledim. Önce sigarayı bıraktım. Sonra insan bağımlılığı, eşya bağımlılığı, yemek bağımlılığı, fikir bağımlılığı, toprak bağımlılığı derken tüm bağımlılıklarımdan kurtuldum ve en sonunda da her şeyi terk edip yola çıkmaya ve dünyanın herhangi bir yerindeki gönüllü projelerde çalışmaya karar verdim. Fakat tek başıma yapacağım bu yolculuğun ne zaman ve nereye evrileceğini planlamamıştım.
IDEA Universal ile yollarınız nasıl kesişti?
Ben Türkiye’deki STK’ları araştırırken IDEA Universal’ı internette gördüm. O zamanlar ‘volunteering/gönüllülük’ vurgusu daha baskındı web sitelerinde. İsminin anlamını ve açılımını bilmeden bende yarattığı düşünce; evrensel bir fikre ve iyilik yapma hareketine gönüllü olarak katılabilecek bir networke sahip oldukları idi. Bu yüzden büyük bir merak içinde ‘o’ evrensel fikrin ne olduğunu öğrenmek için peşlerine düştüm. Uzunca
bir süre sosyal medya hesaplarını takip ettim. Hayri Dağlı’nın 2017’de İstanbul’da düzenlediği ya da davet edildiği her konferansa ve seminere katıldım. Bir yıllık takip ve araştırmadan sonra ‘gerçekçi, yenilikçi ve dürüst bir politika’ izlediklerine
ikna olup onların gönüllü ekibine katılmaya karar verdim ve Hayri Dağlı’ya mail attım. Uzunca bir süre yanıt alamadım. Fakat vazgeçmedim ve sanırım o da benim kararlı olduğumu görünce bana olumlu bir dönüş yaptı. Bir önceki sorunuzda cevaplamaya çalıştığım farkındalık süreci aslında benim yolumu IDEA Universal ile kesiştirdi. Kendimi yaratma sorumluluğu
ve varoluşsal sorunlarım beni bu arayışa itmeseydi belki de hiç Hayri Dağlı ile tanışmayacak ve yolum hiç Afrika’ya düşmeyecekti.
19