Page 39 - BODRUMDergi | ŞUBAT 2025
P. 39
Hippoterapi’nin Biyolojik Temeli
Atların ritmik hareketleri,
binicinin pelvisini ve vücudunu
doğal şekilde etkileyerek denge,
kas tonusu ve koordinasyonu
geliştiriyor. Atın hareketi, insanın
doğal yürüme biçimini taklit
eder ve bu sayede tedaviye
katılan bireylerin bel ve gövde
kaslarını güçlendirirken aynı
zamanda sosyal becerilerini de
geliştirmelerini sağlar.
Hangi Hastalıklar İçin Etkili?
Hippoterapi ile serebral palsi,
travmatik beyin hasarı, Down
sendromu, otizm, kas distrofisi,
multipl skleroz gibi nörolojik ve
ortopedik hastalıkların tedavisinde
başarılı sonuçlar elde edilebiliyor.
Hippoterapi sadece fiziksel
gelişimi desteklemekle kalmaz,
aynı zamanda hastaların bilişsel ve
psikolojik durumlarına da olumlu
etkilerde bulunur.
Eğlenceli ve Etkili Bir Tedavi Yöntemi
Hippoterapi’nin en önemli
avantajlarından biri, tedavi
sürecinin eğlenceli olmasıdır. Hem
çocuklar hem de yetişkinler için
uygun olan bu terapi yöntemi,
hastaların tedaviye katılımını
artırıyor. Fiziksel ve bilişsel
terapilerde hızla ilerleyen bir
tedavi süreci sağlamak, insanların
tedaviye olan ilgisini ve katılımını
artırıyor. Tedavi; sosyal ve
motor becerilerdeki iyileşmeleri
hızlandırıyor.
Fiziksel, Mesleki ve Konuşma Terapilerinde Kullanımı
Hippoterapi, yalnızca fiziksel tedavi değil, aynı zamanda mesleki terapi
ve konuşma terapisi alanlarında da etkilidir. Atın hareketleri, motor
becerileri ve günlük aktivitelerdeki performansı geliştirirken konuşma
terapisi açısından da bilişsel ve motor işlevleri destekler. Hippoterapi,
tedavi sürecini hem eğlenceli hem de etkili hâle getirerek hastaların
daha hızlı bir iyileşme süreci geçirmelerini sağlıyor.”
Uğur Selin Çelikten | Veteriner Hekim
37