Page 35 - MAKSİMUM BİZ | KIŞ 2009

33
GEZ‹
Mavinin ve yeflilin bütün tonlar›n› ruhumuza boyad›¤›m›z Phuket’ten ayr›l›yor uça¤›m›z. Doyurucu bir kahvalt› eflli¤inde Singapur’a do¤ru yol al›rken, bir yandan da rehber kitab›m›zdan k›sa bir tarihi bilgi al›- yoruz.
“Efsaneye göre bir Hint prensi, buraya ziyareti s›ras›nda bir aslan görür ve bunu bir kahine söyler. Kahin de ona bunun iyi bir iflaret oldu¤unu ve bir flehir kurmas› gerekti¤ini bildirir. Prens kurdu¤u bu flehri Sanskritçe’de Aslan fiehri anlam›na gelen Singapura olarak adland›r›r.” Singapur’un bugünkü hale gelme- si 1819 y›l›nda, Sir Stamford Raffles’›n bu bal›kç› köyü k›vam›ndaki flehre ayak basmas›yla olmufltur.
‹ngilizlerin Asya’daki
en önemli üssü haline gelen
flehir, Raffles taraf›ndan çi-
zilen plana göre genifllemifl
ve köyler farkl› halklara gö-
re ayr›lm›fl. Çinliler, Avru-
pal›lar, Hintliler, Müslü-
manlar ve Malaylar kendi-
lerine ayr›lan bölgelerde
yaflamaya bafllad›. ‹kinci
Dünya Savafl› s›ras›nda ‹n-
gilizlerin Japonya’ya yenil-
mesi sonucu birkaç y›ll›¤›na
Japon hakimiyetine geçen, fakat savafl›n sona erme- sinden 1963’e dek tekrar ‹ngiliz buyru¤unda olan Sin- gapur, ayn› y›l Malaya, Sabah ve Sarawak ile birlikte Malezya Federasyonu’nu oluflturuyor. 1965 y›l›nda ise federasyondan ayr›larak ba¤›ms›zl›¤›n› ilan eder. Ba- ¤›ms›zl›¤›n ard›ndan, Hollandal› ekonomist Winsemi- us’un planlar› do¤rultusunda süregelen sanayileflme sonucunda günümüzde, dünyan›n en zengin 5. ülkesi konumuna gelmifl durumdad›r.
Yap›lacaklar listesi ç›kart›rken, pilotumuz dün- yan›n en iyi havaalan› ödülünü de alm›fl olan Changi’ye inmekte oldu¤umuzu anons ediyor, Havaliman›nda ise bizi otelimize götürecek olan Raj Kapoor’un göbekli versiyonu Hintli rehberimiz ile karfl›lafl›yoruz.
Otobana ç›k›yoruz ancak karfl› taraftan gelen arabalar› göremiyoruz, çünkü refüjde binlerce orkide mevcut. ‹klimin de deste¤i ile serpilmifl olan orkideler, a¤açlar hafif rüzgar ile sanki bize hoflgeldin demek için e¤iliyorlar. Gözümüze çarpan, çevrenin bal dök yala k›- vam›nda temiz olmas›. Rehber kitab›m›zda yazan ifade
akl›ma geliyor: “Soka¤a tükürmek ve yürürken sak›z çi¤nemek özgürlüklerinin k›s›tland›¤› bir cezalar fleh- ri.”
Göbekli Raj bize tam o gün, Hintlilerin Ifl›klar Festivali olan Deepavali’nin bafllad›¤›n› ve mutlaka ge- ce Küçük Hindistan denilen mahalleye gitmemiz ge- rekti¤ini söylüyor. Sheraton Towers’a geldi¤imizde Gö- bekli Raj’dan ayr›l›yoruz. Bavullar› b›rakt›ktan sonra Monako ve Vatikan’dan sonra dünyadaki 3. flehir ülke olan Singapur’u keflfe ç›k›yoruz.
Otelimizin bulundu¤u cadde, direkt olarak Or- chard Road denilen ve her bayan›n hayat›nda mutlaka bir kere bulunmas› gerekti¤i belirtilen caddeye iniyor.
Ba¤dat Caddesi kadar uzun ve her iki yan›nda onlarca dev al›flverifl merkezi bulu- nan cadde, al›flverifl ç›lg›nl›- ¤›na kap›lm›fl yerli, yabanc›, turist binlerce insanla dolu ve gördü¤üm kadar›yla tü- keticilerin Nirvanas› konu- munda. Dilek’i, daha görüle- cek nice mekan var diyerek sadece vitrinlere bakmaya ikna ediyorum. Kalabal›ktan s›yr›lmaya çal›flarak yürür-
ken, rehber kitab›m›zda yazd›¤› gibi bu yolun daha ön- celeri ba¤ bahçe bostan ile çevrili oldu¤u için isminin Orchard oldu¤u akl›ma geliyor. Gülüyorum.
Bostan yolundan do¤uya do¤ru devam ediyoruz. Koloni Bölgesi ve r›ht›mlar diye geçiyor gitmekte oldu- ¤umuz bölge. St. Andrew Katedrali, Belediye binas› ve Parlemento binas›n› geçerek nehire ulafl›yoruz. Buras› Raffles’›n karaya ç›kt›¤› yer ve bir heykelinin flu anda bize Boat R›ht›m›n› iflaret etti¤ini görüyoruz. Bu flekil- de tan›fl›yoruz Sir Raffles ile. Nehirin karfl› k›y›s›nda renkli ikifler katl› binalar›n hemen arkas›nda dev gibi gökdelenler yükseliyor. Cavenagh Köprüsü’nün hemen bitiminde “Yeni Nesil” diye adland›r›lan bir heykel ça- l›flmas› var. Çeflitli gürbüz o¤lanlar birbirlerini suya atarken donmufl kalm›fllar zaman›n pençesinde. Biz de kendimizi onlarla birlikte bir foto¤raf karesinde don- dururken, nehirden geçmekte olan bir bot, düdü¤ü ile selam veriyor. Bu arada, köprü üzerinden tiyatro bina- s› Esplanade’in görünüflü muhteflem. Durian meyve- sinden esinlenilerek infla edilen bu tiyatro binas›, mo- dern binalar›n mükemmel bir örne¤i olarak batan gü-