Page 190 - YÜZYILLIK İMZA
P. 190
Y Ü Z Y I L L I K İ M Z A
9 . 5
Erzincan Depremi
13 Mart 1992 günü akşam saatlerinde Türkiye, Erzincan merkezli 6,8 büyük-
lüğünde bir depremle sarsıldı. Erzincan’ın yanı sıra Erzurum ve Bingöl’de
de maddi hasara yol açan deprem sonucunda 653 kişi hayatını kaybederken
3.850 kişi yaralanmış, 8 binin üzerinde bina yıkılmış ya da hasar görmüştü.
Hasar gören binalar arasında Sümerbank İplik Fabrikası, Şeker Fabrikası,
Yem Fabrikası, Et Balık Kurumu’nun kombine tesisleri, Boru Fabrikası ve
Un Fabrikası gibi pek çok endüstriyel tesisin yanı sıra çok sayıda işyeri ve
kamu binaları da bulunuyordu. İşyerlerinin yoğun olduğu şehir merkezinde
büyük hasar oluşurken merkez nüfusu %25 oranında azalmıştı.261
Erzincan Depremi’nden sonra basında deprem sigortası tartışmaları hız
kazandı. Yaşanan felaket, o vakte kadar sektörün en fazla tazminat ödediği
deprem olarak kayıtlara geçerken, bu meblağın yaşanan hasarın sadece ufak
bir bölümünü karşılaması bölgede sigorta bilincinin gelişmemiş olmasıyla
ilişkilendiriliyordu. Türkiye genelinde sadece 543 bin bina sigortalıydı.
Bunların büyük bir bölümünü ise büyük işyerleri, fabrikalar ve oteller oluş-
turuyordu.262 Anadolu Sigorta’nın ise Erzincan’daki toplam teminatının 10
milyar TL olduğu, muhtemel ödenecek hasarın ise 3 milyar TL civarında
olduğu bildirilmekteydi.263
9 . 6
Terör saldırıları tırmanıyor
Bu dönemde sigorta ihtiyacını ön plana çıkaran bir diğer gelişme ise artan
terör saldırılarıydı. 25 Aralık 1991 tarihinde Bakırköy Çetinkaya mağaza-
sına yapılan bombalı saldırı sonrasında 12 kişi hayatını kaybetmiş, 17 kişi
yaralanmış, binada da büyük hasar oluşmuştu. Çetinkaya mağazası yıllık 3
milyon TL ödediği poliçe karşılığında yaklaşık 3 milyar TL tazminat almıştı.
Hayatını kaybedenler ve yaralananlar ise bu sigorta kapsamına dahil değildi.
Bu durum karşısında eleştirilere hedef olan mağaza yetkilileri yaptırdıkları
sigortanın “normal bir yangın sigortası” olduğunu, müşterilerin karşıla-
şacağı zararı kapsayacak bir sigorta türünün ise mevcut olmadığını ifade
etmekteydi. Kamuoyunda ise mevcut koşullarda “Terör Sigortası”nın bir
zorunluluk haline geldiği tartışılmaktaydı.264
Öte yandan reasürörlerin de baskısıyla sektör içi tartışmalar ters yönde bir
eğilimi işaret ediyordu. 1992 yılında reasürörler tretelerde istisna edildiği
açıkça belirtilmeyen terör eylemleri nedeniyle meydana gelen hasarların
istisna maddesini trete şartlarına ilave etmek gerektiğini belirtmişlerdi.
Fakat bu konuda ısrarcı olmadıkları için bu madde dahil edilmemişti. Ancak
yıl içerisinde terör olaylarının tırmanmasıyla birlikte konu tekrar gündeme
gelmiş ve Türkiye Sigorta ve Reasürans Şirketleri Birliği’ne iletilmişti. Birlik
261 Doyran, 2023.
262 “Deprem Sigortası Yok Denecek Kadar Az”, Cumhuriyet, 20 Mart 1992: 2.
263 Yönetim Kurulu Toplantı Tutanağı, 20 Mart 1992, 902: 3.
264 “Teröre Sigorta Zorunluluğu”, Cumhuriyet, 7 Şubat 1992: 7.
1 8 8

