Page 208 - YÜZYILLIK İMZA
P. 208

Y Ü Z Y I L L I K İ M Z A
9 . 1 2
Sigortacılık mevzuatında yenilikler
1994 yılı sigortacılık mevzuatı açısından sigorta şirketlerinin faaliyetlerinin ve
prim ödemelerinin bir disipline kavuşturulmasına dönük adımların atıldığı
bir yıl olmuştu. 16.6.1994 tarihinde çıkarılan 539 sayılı kanun hükmündeki
kararname ile 7397 sayılı Sigorta Murakabe Kanunu’nun bazı maddelerinde
değişiklik yapılmıştı. Kararname incelendiğinde, bazı farklılıklara rağmen
genel olarak daha önce Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen 510
sayılı KHK hükümlerinin muhafaza edildiği görülüyordu. KHK’nin öne
çıkan maddeleri şunlardı:275
•
•
•
•
Sigorta şirketlerinin ödenmiş sermaye tabanı 200 milyar liraya yükseltilmişti.
Sigorta şirketleri, hayat sigortaları ve hayat dışı sigortalar ana grupların-
dan sadece birinde faaliyet gösterebileceklerdi. Sigorta şirketlerinin hayat
portföylerini devralmak üzere kurulacak şirketlerde asgari sermayenin
100 milyar lira olduğu, ancak bu şirketlerin de sermayelerini 31.12.1999
tarihine kadar 200 milyara çıkarmak zorunda oldukları da belirtilmişti.
Sigorta şirketinde çalışanların görevli bulundukları şirketin acenteliğinde
bulunamayacaklarına ilişkin 510 sayılı KHK’nin ilgili maddesi, bu defa
kapsamı, sadece Yönetim Kurulu başkanı ve üyeleri ile müdürler kurulu
üyeleri ve şirket adına imza atmaya yetkili olanlar şeklinde daraltılarak,
yeni kararnamede yer almıştı. Böylece, şirketlerin sayılanlar dışındaki
mensuplarıyla ilgili yasak kalkmış olmaktaydı.
510 sayılı KHK’deki tazminat ödeme yasağı aynen muhafaza edildiği gibi,
sınırı genişletilmiş, acentelerin, "tazminata ilişkin avans" dahi ödeyeme-
yecekleri açıklanmıştı.
•
Müsteşarlık, cari yıl içinde gerektiğinde yıl sonunu ve takip eden mayıs ayını
beklemeden sigorta şirketlerinden teminatların artırılmasını isteyebilecekti.
•
Sigorta acenteleri tarafından tahsil edilen primlerin sigorta şirketlerine
gönderilme süresi bir haftaya indirilmişti.
Bu düzenlemelere paralel olarak 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda da
yapılan bir değişiklikle prim ödemesini geciktiren sigortalının teminatı-
nın önce durması, verilen 15 günlük sürede de ödeme yapılmazsa sigorta
sözleşmesinin herhangi bir ihtara gerek kalmadan feshedilmesi karara
bağlanmıştı.276 Bu tedbirler ile sigortalıların peşin ödemesiz, uzun taksitli,
vadeleri önemsemeyen prim ödeme alışkanlığına son vermek amaçlan-
maktaydı. Sigorta şirketleri ve acenteler de müşteri kapmak için sigortalıya
bu tür tavizler vermek yerine Türk Ticaret Kanunu’nun yeni hükümlerini
uygulamakla yükümlü tutulmaktaydı. Uygulamanın başlangıçta sigortalı
sayısını azaltacağına şüphe yoktu ancak uzun vadede sektörde günden
güne büyüyen tahsil edilemeyen alacaklar sorununun çözümü için elzem
bir adımdı.277 Yılın son günlerinde ise KHK’ye istinaden “Sigorta Acente-
leri Yönetmeliği ve Sigorta ve Reasürans Şirketlerinin Kuruluş ve Çalışma
Esasları Yönetmeliği” çıkarılmıştı.278
275 “539 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname”, Sigorta Dünyası, Temmuz 1995, Yıl: 35, No: 410: 2-3.
276 “Sigortacıların Hayali Gerçekleşti: Türk Ticaret Kanunu’nda Değişiklik”, Sigorta Dünyası, Ağustos-Eylül 1995, Yıl: 35, No: 411: 7.
277 Bahvek, 1995: 35.
278 Anadolu Sigorta Faaliyet Raporu, 1994.
2 0 6












































   206   207   208   209   210