Page 35 - MAKSİMUM BİZ | YAZ 2008
P. 35
sak, Avustralya 1700’lerde ‹ngiliz Kaptan James Cook taraf›ndan keflfediliyor. Avustralya’ya gönderilen ilk Avrupal›lar ise, ‹ngiltere’deki hapishanelerin dolma- s›ndan dolay› adaya yollanan ‹ngiliz mah- kumlar. Sonras›nda bulunan alt›n, di¤er do¤al kaynaklar ve güzel do¤as› ise Avru- pa’dan göçün bafllamas›na neden oluyor. Adan›n sahibi yerel halk Aborijinler ise maalesef ‹ngilizlerin emperyalist emelle- rine kurban oluyorlar. Günümüzde Abori- jinler’i uygulanan yanl›fl politikalar sonu- cu sosyal hayat›n içinde görmek pek de mümkün olmuyor. Neredeyse tamam› uyuflturucu madde veya alkol ba¤›ml›s›, herhangi bir ifl yapm›yorlar ve devletin verdi¤i iflsizlik paras› ile yaflamaya çal›fl›- yorlar. Tüm dünya dillerinde ortak kulla- n›lan bir kelime olan kanguru(kangaroo) ‘nun Aborijin dilinden bir kelime oldu¤u- nu biliyor muydunuz? Kelime ilk kez 1770’de Kaptan James Cook taraf›ndan kaydediliyor. Olay›n hikayesi ise flöyle; kaptan ilk kez gördü¤ü kangurunun ne oldu¤unu ö¤renmek amac›yla “bu ne, bunun ad› ne “ gibi bir soru soruyor. ‹ngi- liz’i anlamayan Aborjin de kendi dilinde “anlamad›m” anlam›na gelen “kanguru” diyerek kaptan› cevapl›yor. ‹flte kanguru- nun modern dünya ile tan›flmas› bu flekil- de oluyor.
Bir k›tay› baflka hiçbir ülke ile paylaflma- yan, dünyan›n en büyük ülkelerinden biri olan Avustralya’da sadece 20 milyon in- san yafl›yor. 1970’lerde Türkiye’den de oldukça göç alm›fl. fiu anda, resmi kay›t- lara göre ülke genelinde 150,000 civar›n- da Türk yafl›yor. Özellikle son y›llarda Türkiye’den gelen ö¤renci say›s› da hayli
artt›. E¤itim kalitesini, yaflam flartlar›n›n kolayl›¤›n› ve belki de daha önemlisi Avustralya’n›n ülkelerinde okuyan ö¤- rencilere vatandafll›k verdi¤ini ö¤renen birçok Türk ö¤renci yurtd›fl› seçimini Avustralya’dan yana kullanmakta.
Aussie’ler
Avustralyal›lar oldukça arkadafl canl›s›, s›cak insanlar. Aç›k havada vakit geçir- meyi, her türlü sporu, e¤lenmeyi çok se- viyorlar. ‹nsanlar burada stresten uzak rahat bir hayat tarz›n› benimsemifller. So- kaklarda, trafikte, çal›flma ortam›nda kimsenin acelesi yok. Sokaklar, caddeler, kald›r›mlar cetvelle çizilmiflçesine düzen- li. fiehir merkezindeki gökdelenler adeta devasa park ve bahçelerin içinden yükse- liyor desem inan›n abartm›fl olmam. ‹n- sanlar kurduklar› flehirleri do¤ay› katlet- meden ve hatta tabiatla iç içe kurmufllar. Çal›flan insanlar ö¤len yemeklerini bu parklarda çimenlerin üzerinde yiyorlar. Yeri gelmiflken oralarda çimenlere bas- mak yasak de¤il . Avustralyal›lar giyimle- rine pek özen göstermezler, insanlar na- s›l rahat ediyorlarsa veya içlerinden nas›l geliyorsa o flekilde giyinip kendilerini so- ka¤a atarlar. Yaz aylar›nda sokaklarda, al›flverifl merkezlerinde yal›n ayak gezen insanlar görmek pek de flafl›las› bir du- rum de¤il.
Melbourne fiehri ve Viktoria Eyaleti
Bu do¤a harikas› ülkede gezilmesi ve gö- rülmesi gereken ve üstelik dünyan›n bafl- ka hiçbir yerinde görme flans›n›z olma- yan o kadar çok fley var ki; Ben yaflad›¤›m Melbourne flehrinden bafllayay›m. Mel-
33