Page 118 - LCW LIFE | EYLÜL 2019

kitap - book
Kumral Ada-Mavi Tuna | Buket Uzuner
“Bir salı sabahı uyandım. Bütün gazeteler hayatta en çok sevdi- ğim kadının bir cinayet işlediğini yazıyordu. Bunu hiç beklemi- yordum. Beynimden vurulmuşa döndüm. İç dengelerim şiddet- le sarsıldı. Oysa gerçeği biliyordum ama bana kimse tek bir şey sormamıştı. Onu mahkûm etmişlerdi! Kapı çalındı. İki
asker beni almaya gelmişti. İç savaş çıkmış, seferber- lik ilan edilmişti. Bunu bekliyordum. Hiç şaşırmadım. Bunu uzun zamandır korku ve kuşkuyla hep bekliyor- dum. Hazırlandım ve o salı sabahı evden çıktım.”
Genç bir öğretmen bir sabah Kuzguncuk’taki evin- den apar topar alınıp, askere götürülür. O, bunun bir kâbus olduğuna, arkadaşlarıysa onun iç savaşa katıl- dığına inanmaktadır. Oysa annesi oğlunun bir ambu- lansla evden götürüldüğünü anlatmaktadır.
Kumral Ada-Mavi Tuna, iç savaşın içimizde ve dışı-
mızda, bireysel ve toplumsal olarak yarattığı yangın-
ları umutsuz bir aşk üçgeni ekseninde anlatan sarsıcı bir roman.
Dört dile çevrilen Kumral Ada-Mavi Tuna birçok toplumsal yara- mızı irdelerken unutulmaz bir aşk hikayesi anlatıyor.
Otuzunda Kadın | Balzac
Parislilerin de caddeleri çamursuz, gökyüzünü bulutsuz gör- dükleri güzel günler olur. İşte, 1813 nisan başlarında
bir pazar sabahı, o günün böyle güzel günlerden biri
olacağını haber veriyordu.
Öğle üzeriydi. Oldukça oynak iki at koşulu, iki teker- lekli gösterişli bir araba, Castiglione Caddesi’nden gelip Rivoli Caddesi’ne döndü. Feulliants Seddi’nin ortasında yeni açılan parmaklıklı kapının önünde di- zili arabaların arkasında durdu. Bu hafif arabayı, gö- rünüşü kaygılı, hastalıklı bir adam sürüyordu. Adamın kırlaşmaya başlamış saçları kafasını yarım yamalak örtüyor, onu erken yaşlanmış gösteriyordu.
Balzac’ın romanlarındaki gerçeklik, yaşamındaki olaylardan kaynağını alır. Para hırsı, ünlü olma isteği, evlat sevgisi, özlem, aşk, ekmek kavgası...
Her zaman borç içerisinde olması, borçlarını ödeyebilmek için devamlı yazmak zorunda kalması, eserlerinin sayısını yükseltirken edebî yanını da zenginleştirmiştir.
116
EYLÜL
KİTAPL ARI
BOOKS OF SEPTEMBER
Kumral Ada-Mavi Tuna | Buket Uzuner
“I woke up on a Tuesday morning. All the papers wrote that the woman I loved most in life had committed a murder. I never ex- pected it. I returned to be shot in my brain, my inner balances were shaken violently. But I knew the truth, but no one asked me. They
convicted her! The door was knocked. Two soldiers came to take me. A civil war had been declared, and mobilization has been declared. I was waiting for that. I was not surprised. I have been waiting for this for a long time with fear and suspicion. I got prepared and went out that Tuesday morning”
One morning, a young teacher is taken from the house in Kuzguncuk one morning and taken to the military. He believes this is a nightmare, and that his friends join him in civil war. His mother, however, tells that his son was taken away from home by an ambulance.
Kumral Ada - Mavi Tuna is a shocking novel that ex-
plains the fires that we have created both inside and outside of our civil war, individually and socially, in the direction of a desperate love triangle.
Translated into four languages, Kumral Ada - Mavi Tuna describes an unforgettable love story while exploring many social wounds.
A Woman of Thirty (La Femme de trente ans) | Balzac
There are good days when the Parisians see the streets without mud and the sky without clouds. Again, on a Sunday morning in the beginning of April 1813, a morning pro- mised one of those bright days.
It was not yet noon. A luxurious cabriolet, drawn by two spirited horses, turned out of the Rue of Castiglione into the Rue de Rivoli. And the cabriolet drew up behind a row of carriages standing before the newly opened barrier half-way down the Terasse de Feuilliants. The owner of the carriage looked anxious and out of health. The thin hair on his sallow temples, turning gray alre- ady, gave a look of premature age of his face.
The reality in Balzac’s novels comes from the events of his life. Ambition for money, desire to be famous, love for the child, longing, love, fight for bread...
Since he was always in debt, he has to write constantly to pay his debts. While the number of his works increased, the literary side of Balzac has been enriched.