Page 62 - MAKSİMUM BİZ | EYLÜL 2014
P. 62

   mykonos’ta gece hayatı
adadaki gece kulüplerinin çoğu merkezde yer alıyor ve bu mekânlar hayli küçük olduğu için sabahın ilk ışıklarına kadar süren eğlenceler genellikle sokaklara taşıyor.
    k
ke
eş
şi
if
f
    badanalı evlerle dolu köyler çevreliyor. Oia; butik oteller, barlar, restoranlar, sanat gale- rileri ve gümüş takılarla yerel giysilerin satıl- dığı butiklerle dolup taşan son derece şık ve renkli bir köy. Ayrıca dünyanın en meşhur günbatımlarından biri de bu en kuzey nok- tadan izlenebiliyor. Şehir merkezine yürüme mesafesindeki Imerovigli, son zamanlarda özellikle fotoğraf tutkunlarının gözde mekânı haline gelmiş.
Santorini özellikle plajlarıyla ün yapmış bir ada olmasa da, irili ufaklı plajlardaki siyah volkan kumunda güneşlenmek başka hiçbir coğrafyada bulunamayacak bir deneyim. Li- mandan kalkan botlarla Santorini kraterinin ortasında bulunan küçük adalara giderek şi- falı sularda yüzmek de mümkün.
Santorini’nin ilk bakışta kupkuru gözüken volkanik topraklarına ikinci bir bakış üzüm bağlarını görmenizi sağlıyor. Adadaki çok verimli topraklar sayesinde Yunanistan’ın en
60 | maksimumbiz
Mykonos’un şehir merkezi Khora, korsan istilasına direnebilmek için labirent şeklinde inşa edilmiş daracık sokaklarıyla bir masal dünyasını andırıyor.
iyi şarapları burada üretiliyor. Birçok bağ sa- hibi cüzi bir ücret karşılığında meze eşliğinde şarap tadımı yaptırıyor. Şarap satın almak isteyenler, bir yeraltı mağarasında bulunan ve 1600’lerden beri kullanılan şarap yapımı ile ilgili aletlerin sergilendiği Volcano Şarap Müzesine de uğrayabilir.
Santorini’ye gidenlerin mutlaka yapması gerekenler; krater manzarası eşliğinde balık ziyafeti, adanın sembolü haline gelmiş eşek taksilerle yolculuk ve geleneksel Yunan ta- vernalarında felekten bir gece.
EğlEncEnin EgE’dEki adREsi: Mykonos
Eğlence adası olarak ün yapmış olan Myko- nos, zakkum çiçekleri ve yel değirmenleriyle süslü bir cennet adeta. Denize inen dik yo- kuşları, mermer merdivenli kübik evleri ve sayısız plajıyla ada, ününü borçlu olduğu gece hayatı dışında da pek çok şey vaat ediyor. Mykonos’un şehir merkezi Khora, korsan is- tilasına direnebilmek için labirent şeklinde inşa edilmiş daracık sokaklarıyla bir masal dünyasını andırıyor. Feribot limanının güne- yindeki neo-klasik tarzdaki binada yer alan Arkeoloji Müzesi’nde Roma ve Helenistik dönemlerden kalma yontular, seramikler, ta- kılar ve mezar taşlarının yanı sıra Delos ada- sındaki ören yerinden çıkarılmış pek çok eser görülebilir.
Mykonos’a 6,5 kilometre uzaklıktaki De- los adasının hikâyesi; Santorini, Mykonos ve Paros’un da içinde bulunduğu Kiklad Adaları’nın da hikâyesi aslında. Bu mitolojik hikâyeye göre Yunan Tanrısı Zeus’tan ha- mile kalan Leto, bebeğini doğurabileceği bir kara parçası aramaya başlar. Fakat hiç kim- se Leto’yu topraklarında istemez. Zeus’un kıskanç ve kindar karısı Hera’nın gazabın- dan korkarlar çünkü. Leto en sonunda Ege Denizi’nin ortasındaki, Yunanca görünmez anlamına gelen Adelos adasına gelir ve bu- rada oğlu Apollon’u dünyaya getirir. Güneş tanrısı Apollon, Adelos’u “Delos” (görünür) haline getirir ve adayı denizin dibine bağlayıp sabitleştirir. Çevredeki adaları da Delos’un etrafında koruyucu bir çember oluşturacak şekilde dizer. Batı dillerinde çember anlamı- na gelen “cycle” sözcüğünün türediği “Kykla- des (Kiklad) Adaları” işte böyle oluşur. Bugün üzerinde yerleşimin olmadığı Delos adasının
 
















































































   60   61   62   63   64