Page 10 - BODRUMDergi | MAYIS 2024
P. 10
GÜNDEM
Hepimiz bir şeyler yazıyoruz. Daktilolardan klavyelere
geçtiğimizde blog siteleri zamanın parlayan
yıldızlarıydı. Devir değişti, şimdiyse
yazdıklarımızla koca bir kitabı doldurmaya
yetecek miktarda sosyal medya hesabımız var. Her zaman yazmaya
devam edeceğiz. Hiç bitmeyecek olan
bu istek, yayıncılık sektörünün önünde dağ
gibi birikmeye başlayan bir düşünceler curcunası.
Dijital Devrimin Ayak Sesleri
Dijital devrimin ayak seslerini
her geçen gün artan bir şekilde duymaya başlasak da yayıncılık sektöründe ve okurlarda
bu konuya dair hâlâ küçük
bir sağırlık mevcut. Okurlar
genel olarak “kitap kokusu” argümanına sığınsalar da dijital bir kütüphaneye sahip olmanın çekiciliğinde tereddüt hâlindeler. Bunun nedenini, günümüzde
bir kitabın okunma süresinin,
bir kafe masasındaki kahve fincanının yanına konan kitabın fotoğraflanması ve kahve içimi süresine kadar düşmesine bağlıyorum. Şekilciliği en yoğun şekilde damarlarımızda yaşıyoruz ve pek az kişi bunun farkında olsa da bu, elektronik kitap için de çok büyük bir tehdit.
Apple, ilk iPhone modelini satışa sunduğunda yıl 2007’ydi. Bundan beş ay sonra ise Amazon ilk kitap okuyucu modeli olan Kindle’ı okurla tanıştırdı. Teknolojik devrimde çok önemli yere
sahip olan iki unsurun on yedi yılda geldiği nokta bize çok şey anlatıyor: Biri tam bir dev hâline dönüşüp her cepte bulunurken diğeri hâlâ görünme çabası içinde resmen dileniyor. İkame bir ürün ne kadar kullanışlıysa diğerinin tarihe gömülme şansı o kadar yüksektir. Bugün daktilo kullanan kaç kişi vardır?
08