Page 29 - MAKSİMUM BİZ | SONBAHAR 2011
P. 29

 de çal›flmaya bafllad›m. Ev eflyala-
r›, televizyon, buzdolab› gibi eflya-
lar satard›k. Orada sat›fl eleman›
olarak görev ald›m. fiirketin sahi-
bi day›md› ama beni en zor iflten
bafllatt›. Oradaki çal›flanlar ye¤e-
nini ald› demesin diye. Sonra ben
orada pazarlama flefi oldum. Daha
sonra ayr›l›p kendi iflimi kurdum.
18-19 yafl›ndayken kendime ait bir
flirketim vard›. Ayn› ifli yapmaya
bafllad›m. Sonras›nda Bodrum’da
yelken okulu açt›m. Oradaki ilk
yelken okulu belki de o zaman
Türkiye’deki ilk özel yelken okulu
olabilir. Tekneyi al›nca da her fleyi
b›rakt›m. O s›rada Zühal ile de ev-
lenmifltik. Beraber dünya seyaha-
tine ç›kt›k. 5 sene sürdü. Yolda Ye-
ni Zelanda’da Deniz do¤du. Ondan
sonra ülkeye geri geldik. ‹lk yolcu-
lu¤um s›ras›nda flimdi yapt›¤›m›z
seyahatin karar›n› verdim. O da il-
ginç bir hikaye. Deniz, Yeni Zelan-
da’da do¤duktan sonra, oynamas›
için bir tane fliflme dünya haritas› fleklinde top alm›flt›k. Onu tavana asm›flt›k. Ben akflam vardiyalar›nda onun alt›nda yat›yordum. Yatarken de hep Antarktika ve Gü- ney Amerika’n›n ucu görünüyor. Ben afla¤› yukar› 2,5 sene oraya bakt›m. Buraya gidece¤im dedim. Deniz’in oyuncak topu bana oralara gitmek için ilham verdi.
‹lk yolculu¤unuzda o rotadan geçmifl miydiniz?
‹lk yolculuk tropik sularda geçmiflti. Ekvatorun kuzey ve güneyindeydik. Böyle yolculuklar›n her etab›nda baz› zorluklar yaflan›yor. Her zaman ifllerin düzenli gitmesi pek mümkün olmuyor. Ama Panama’ya giderken, Ka- rayip Denizi’nde kötü bir havaya rastlad›k. Bir hafta bo- yunca çok kuvvetli bir f›rt›nan›n içinde kald›k. Orada teknenin flaft› koptu. Pervane dümene çarpt›, bir süre kontrolsüz kald›k. Kolombiya sahillerine do¤ru sürük- lenmeye bafllad›k. Orada uyuflturucu trafi¤inde kullan- mak üzere teknelere el koyma durumu oluyor. O esna- da karaya ç›karsak bir daha bu yolculu¤a devam etme- yece¤iz demifltik. Yani o s›rada biri gelse bizi tekneden ç›karsa, tekne sürüklenirken her fley bozulmuflken, bir daha denize ç›kmazd›k. Ama bir flekilde atlatt›k ve Pa- nama’ya vard›k. Ertesi gün hiç unutmuyorum, sabah kalkt›k ve söylediklerimizi unuttuk. Önümüzdeki Pasifik
seyahatinin planlar›n› yapmaya bafllad›k. Kötü anlar, e¤er kendin bir flekilde atlat›yorsan sonras›nda unutu- luyor. Denizcilerin zaten bir laf› var, kad›nlar do¤um sanc›s›n› unutmasalar dünyada anne kalmaz, denizciler f›rt›nalar› unutmasalar dünyada denizci kalmaz.
Bir defada K›z›ldeniz’de ve Endonezya’da korsanlar›n oldu¤u bölgelerden geçerken tedirgin olmufltuk. Bize sald›rmad›lar ama bizim önümüzdeki ve arkam›zdaki gemilerin sald›r›ya u¤rad›klar›n› duyduk.
‹kinci yolculu¤unuzda böyle bir fley yaflad›n›z m›?
Hay›r o rotada korsan tehlikesi yok. Ama iklim daha zor. Dünyan›n en tehlikeli sular›nday›z, do¤ayla bir mücade- le var.
Bu kadar süre seyahatte olduktan sonra denizde ol- mak m› yoksa karada olmak m› daha zor geliyor? Benim kafamda yerleflik hayata geçmek gibisinden bir plan yok. ‹nsanlar bana yerleflik bir hayata, düzene niye geçmiyorsunuz diye soruyor. Bizim tercihimiz böyle. Seyahatim bitse de teknede yaflamay› tercih ederim. Zaten benim karada bir evim de yok. Benim evim uzun zamand›r tekne oldu. Teknede yaflamak güzeldir, ken- dimi ana kuca¤›nda gibi hissediyorum.
27
RÖPORTAJ
  































































   27   28   29   30   31