Page 50 - İSGLIFE | ŞUBAT 2018
P. 50

 yiyenler’ diye adlandırdığı bir ka- bileden bahsediyor. Kendi birebir şahit olmadığı halde bu kabilenin insan eti yediğini ifade ediyor.
1400’lerde ziyaret eden Niccolo De Conti ise, ‘Batech’ diye tabir ettiği yerlilerin, savaşlarda intikam amaçlı düşmanlarını yediğini söylüyor.
1820’de Bataklar üzerina çalışan Sir Thomas Stamford Raffles ise Ba- tak yasalarının ve ritüellerinin insan eti yemeye izin verdiğini anlatıyor. Raffles’e göre Bataklar, çalışama- yacak kadar yaşlanan ebeveynlerini, akrabalarını yiyorlar. Ayrıca tecavüz gibi suçlara karışanlar canlı canlı ye- niyor. Hatta Raffles nasıl yenildiğini de tarif etmiş. İnsan eti çiğ ya da kı- zartılmış olarak yenebiliyor. Yanında limon, tuz ve pirinçle birlikte.
Buna benzer daha başka bilgiler de mevcut Batakların yamyamlık ritüel- leriyleilgili. RitüelidoğrulayanAlman coğrafyacı FranzWilhelmJunghuhnise durumunBataklartarafından,düşman- larına ve korsanlara korku salmak için bilerek abartıldığını da ekliyor notlarına.
Sonuç itibarıyla 1800’ün başla- rından bu yana insan eti yenildi- ğiyle ilgili bir olay rapor edilmiyor. 1890’da Hollanda’lı sömürgeci hü- kümet bu ritüeli tamamıyla yasak- lıyor.
Zaten Hristiyanlık ve Müslüman- lığın da etkisine giren Bataklar, in- san eti yeme ritüellerinden tama- men uzaklaşıyor.
Batak mimarisi
Toba Gölü’ne geldiğinizde ilk dik- kat çeken şeylerden biri evlerin mi- marisi oluyor. Çatı, iki ucuna doğ- ru yükseltilmiş. Dışarıdan bakınca kayığa benziyor. Genelde yan yana sıralanmış evler üç bölümden oluşu- yor. Evleri 1.5 - 2 metre yukarıda tu- tan temel, ortadan ya da ucundan bir merdivenle çıkılan salon ve kendine
  50 ISGLife
 

























































































   48   49   50   51   52