Page 115 - MESNEVİ - 1.CİLT
P. 115
Tavşanın geç gelmesinden aslanın incinmesi
!
Aslanla pençeleşen o tavşan gibi. Onun ruhu, nasıl olur da küçücük cüssesine lâyık olur?
!
Aslan, hiddetle: “Düşman, altadıcı sözlerle gözümü kapattı.
!
Cebrîlerin hileleri beni bağladı, tahta kılıçları vücudumu yordu.
!
Bundan sonra ben artık o gürültüyü dinlemem. Onlar hep şeytanların, gulyabanilerin sesleri!
!
1095. Ey gönül; durma, onları parçala, derilerini yüz. Zaten onlar deriden başka bir şey değildir!” diyordu.
!
Deriden maksat nedir? Renk renk lâflar... su üstündeki, durmalarına imkân olmayan menevişler gibi.
!
Bu söz deri gibidir, mâna onun içi; bu söz, ceset gibidir, mâna, can.
!
Kötü iç’in ayıbını deri örter; iyi iç’i de gayret dolayısıyla Gayb âlemi.
!
Kalemin rüzgârdan, kâğıdın sudan olursa ne yazarsan derhal yok olur.
!
1100. Mânasız söz, su üstüne yazılan yazıdır. Ondan vefa umarsan iki elini ısırarak dönersin (pişman olur).
!
Rüzgâr, insandaki heva ve arzudur. Heva ve hevesten geçersen Tanrı’nın haberi kalır, ondan haber alırsın. Tanrı’nın haberleri çok hoştu; çünkü baştan sona kadar ebedîdir.
!
Peygamberlerin ululuğundan ve hutbelerinden gayrı padişahların hutbeleri, ululukları, adları, sanları değişir, baki kalmaz.