Page 235 - MESNEVİ - 1.CİLT
P. 235
2440. Aklımız baştan ayağı fark etmesin diye kaza geldi mi, gözümüzü örtüyor.
!
Kaza geçince, insan kendisini yemeğe başlar. Perdesi yırtılan, sırrı meydana çıkan, yakasını yırtar.
!
Bedevî dedi ki: “Ey kadın, pişman oluyorum. Kâfir olmuşsam bile müslüman olmaktayım. Sana karşı suçluyum bana acı; beni kökümden, dibimden kâmilen söküp atma!”
!
İhtiyar kâfir, pişman olursa özür getirmeye başlar ve müslüman olur.
!
2445. Tanrı tapusu, rahmet ve keremlerle dopdoludur. Varlık da ona âşık yokluk da.
!
Küfür de o ululuk sahibi Tanrı’ya âşıktır, iman da; bakır da o kimyanın kuludur, gümüş de!
!
Zehirle panzehir, zulmetle nur nasıl tanrı dileğine müsahharsa mûsâ ve firavun da Tanrı dileğine müsahhardır. Firavun’un, şerefine halel gelmemesi için Tanrı’ya yalnızca münacatı
!
Mûsâ’nın da mâna cihetinden bir yolu vardır, Firavun’un da. Fakat, zâhiren Mûsâ yolludur, Firavun yolsuz.
!
Mûsâ, gündüzün Tanrı huzurunda ağlayıp inledi; Firavunda gece yarısı ağladı,
!
Dedi ki; “Ey Tanrı, boynundaki bu demir zincir nedir? Boynumda demir zincir olmasa kim “ Ben, benim” der (asılsız dâvaya. Benliğe kalkışır? )
!
2450. Şüphe yok ki Mûsâ’yı nurlandıran iradenle beni de karanlıklara daldırdın.


































































































   233   234   235   236   237