Page 49 - BODRUMDergi | AĞUSTOS 2024
P. 49

Diş hassasiyeti günlük hayatta yiyecek ve içeceklerin tüketilmesini zorlaştırır. Soğuk ve sıcak gıdalara karşı aşırı reaksiyon görülebilir. Bu durum kişilerin yeme, içme alışkanlıklarını ve yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyebilir.
Diş hassasiyeti; dişin sıcak, soğuk, tatlı veya ekşi yiyecek ve içeceklerle teması etmesi sonucu ortaya çıkan geçici ya da yoğun ağrıdır. Eğer dişlerde çürük yoksa hassasiyet dişin minesinin aşınması ya da diş etinin çekilmesi sonucu oluşabilir. Diş hassasiyeti genelde 30 ve 40 yaşlarında daha çok olur. Sebepleri arasında genetik faktörler, ağız hijyeni ve hormonal değişiklikler yer alabilir.
Diş hassasiyetinde dişin, dış etkenlere nasıl karşılık verdiğini gözlemlemek gerekebilir. Bazen kanal tedavisi iyi olmayan dişlerde de farklı bir hassasiyet olabilir. Diş minesi aşınması ya da çatlak olması durumunda yine hassasiyet oluşabilir. Dişin iç kısmında yer alan dentin tabakası ya da sinirler uyarılabilir. Ağrı ve hassasiyet riski bu durumda artar.
Diğer bir konu da yanlış diş fırçalama ve yanlış ağız bakım ürünlerinin kullanılmasıdır. Çok sert ve kalitesiz fırça, aşındırıcı ve aşırı beyazlatıcı macun, kürdün ya da diş ipinin kontrolsüz kullanımı bu hassasiyeti artırır.
Diş Hassasiyeti Nasıl Tedavi Edilir
Öncelikle diş hekimine gidip uygun tedavi ve ağız bakımı yaptırılmalı, hassasiyet giderici macunlar, uygun fırça, diş ipi, ağız duşu kullanılmalıdır. Asidik gıdalardan uzak durulmalı, mide sorunu varsa giderilmeli. Günde iki kez diş fırçalanmalı. Gıcırdatma ve sıkma alışkanlığı varsa plak ya da çene botoksu uygulanmalı. Diş taşı ve plak tedavisi zamanında yapılmalı. Diş hekimi uygun görürse flonürlü jel kullanarak hassasiyeti giderebilir.
  47




























































































   47   48   49   50   51