Page 59 - MAKSİMUM BİZ | NİSAN 2016
P. 59

                  bir oyuncaktan yapay organ yaratmaya kadar çok geniş bir yelpazede 3D teknolojisinin nimetlerinden faydalanmak mümkün. Günümüzde 3D teknolojisini en çok kullanan sektörlerin başında ise sanayi ve sağlık geliyor. Örneğin bulunmuş bir iskeletin
eksik parçalarını 3D teknolojisi sayesinde üretmek ve orijinal haline getirmek mümkün. Restorasyon da bu teknolojinin nimetlerinden yaralanmak konusunda oldukça başarılı. Kısa bir süre öncesinde Rodin’in heykellerinin analiz edilip eksik parçalarının bu teknoloji sayesinde üretilerek, aslına uygun hale getirilmiş olması da başarılı uygulamalardan biri olarak tarihteki yerini aldı.
UMUDUN ADI OLDU
Ancak iyi niyetlerle yaratılan her teknoloji gibi 3D yazıcı teknolojisi de kötü ellerde önlenemeyecek felaketlerin baş aktörü haline gelebiliyor. Kısa bir süre önce Japonya’da meydana gelen bir olay ana haber bültenlerinin gündemine girerek işin ciddiyetinin daha iyi anlaşılmasına da vesile oldu. Söz konusu olayda 27 yaşındaki Yoshimoto Imura adında bir üniversite çalışanı, 3D yazıcı ile beş adet tabanca üreterek 3D yazıcı teknolojisinin istendiği takdirde pek de masum olamayacağını kanıtladı. Ancak bu teknoloji hayatları bitirebildiği gibi yeri geldiğinde umudun da adı olabiliyor. Bunun en güzel örneğini de Sudan’da yaşanan savaşlarda uzuvlarını kaybeden çocuklar oluşturuyor. Sağlık alanında teknolojiyi kullanarak çözümler üretme konusunda ün yapmış olan Not Impossible Labs’ın Kurucusu Mick Ebeling,
bölgeye giderek 3D yazıcı ve malzemeleri
ile görevlilere protez organların yapımını öğreterek insanlara umut oldu. Bu alandaki bütün çalışmalar elbette yurt dışında gerçekleştirilmiyor. Türkiye’de de umut verici çalışmalar yapılıyor. Kısa bir süre önce TÜBİTAK’ın destek verdiği projeyle Sabancı Üniversitesi tarafından 3D biyoyazıcı ve insan canlı hücreleri kullanılarak aort damarı üretildi. Bu olay tıp dünyası için oldukça büyük bir adım anlamına geliyor. Özet olarak bugüne kadar kaydettiği gelişmelere bakarak 3D yazıcıların önümüzdeki yıllarda hem dünya devletlerinin teknoloji ajandasında hem de insan yaşamında çok önemli bir yere sahip olacağını söylemek mümkün.
  Tarihler 1984 yılını gösterdiğinde Chuck Hull of 3D Systems şirketi, geleceğin teknolojisini ve iş yapış şekillerini temelden sarsacak bir yeniliğe imzasını attı. Günümüzde pek çok teknoloji uzmanı tarafından “geleceğin sanayi devrimini yaratacak teknoloji” olarak nitelendirilen 3D yazıcı
teknolojisi, ilk hayata geçirildiği yıllarda maliyet nedeniyle etkin bir proje olmaktan çok uzak
bir görünüm çiziyordu. Ancak zamanla 3D yazıcılarla nelerin yapılabileceği deneyimlenmeye başlanınca bambaşka bir dünyanın kapıları da aralandı. 3D yazıcı teknolojisi özellikle
son 10 yıldır çok ciddi bir gelişim kaydederek hayatımızın her alanına nüfuz etmeye başladı. Zaman kavramının en önemli değer haline geldiği günümüzde, 3D yazıcılar sayesinde tasarıma harcanan süre minimuma indiği gibi üretim maliyetlerinde de ciddi tasarruflar sağlanması söz konusu.
Geleceği Değiştirecek Teknoloji
maksimumbiz | 57
 






















































































   57   58   59   60   61