Page 138 - DDY PARAGRAF SORU BANKASI
P. 138

5          BİR PEYGAMBER TANIYORUM: HZ. NUH (A.S.)







                                                               O’na  şöyle  vahyettik:  Gözlerimizin  önünde  (muhâ-
               AYETLER                                          faza mız altında) ve bildirdiğimiz şekilde gemiyi yap!
                                                                Bizim emrimiz gelip de sular coşup yükselmeye baş-
              “Andolsun, biz, Nuh’u kendi kavmine peygamber    layınca, her cinsten birer çifti ve bir de, içlerinden,
               olarak gönderdik. O da dokuz yüz elli yıl onların ara-  daha önce kendisi aleyhinde hüküm verilmiş olan-
               sında kaldı. Neticede onlar zulümlerini sürdürürler-  ların  dışındaki  âileni  gemi ye  al!  Zulmetmiş  olanlar
               ken tufan kendilerini yakalayıverdi.” (Ankebut suresi,   hususunda bana hiç yalvarma! Zira onlar, kesinlikle
               14. ayet)                                        boğulacaklardır.” (Mü’minûn suresi, 27. ayet)

              “Andolsun, biz kavmine Nuh’u gönderdik. Dedi ki: ‘Ey
               kavmim, Allah’a kulluk edin, sizin O’ndan başka ila-  HADİSLER
               hınız yoktur. Doğrusu ben, sizin için büyük bir günün
               azabından korkmaktayım.” (A’raf suresi, 59. ayet)    “İki haslet vardır ki, bunlar her kimde bulunursa Al-
                                                                lah onu şükredici ve sabredici olarak yazar. Bu iki
              “(Rabbim!) Sen de bu zalimlerin ancak şaşkınlıkları-  haslet kendisinde bulunmayan kimseyi ise şükredici
               nı artır.” (Nuh suresi, 24. ayet)                ve sabredici olarak yazmaz: Her kim dinî hususlarda
                                                                kendinden üstün olana bakıp ona uyar ve dünyevî
                                                                konularda ise kendinden aşağı olana bakıp, Allah’ın
              “Her  şeyden  iki  çifti,  aleyhlerinde  hüküm  verdikle-  verdiği nimetlere hamdederse, işte böyle olan kim-
               rimiz hâ riç, aileni ve iman edenleri gemiye bindir!»   seyi Allah, şükredici ve sabredici olarak yazar. Dînî
               dedik. Zaten, onunla beraber iman eden pek azdı.”   hususlarda  kendinden  aşağıda  olana  bakan,  dün-
               (Hûd suresi, 40. ayet)                           yevî konularda ise kendinden üstün olana bakıp elde
                                                            DDY Yayınları  edemediklerine üzülen kimseyi de Allah şükredici ve

              “Nuh dedi ki: “Rabbim! Ben, kavmimi gece gündüz   sabredici olarak yazmaz.” (Tirmizi)
               çağırdım. Fakat benim çağırmam, onların kaçışlarını
               artırmaktan başka bir işe yaramadı. Sen bağışlaya-    Nuh (a.s.) bir şey yiyip içmesinden elbise giymesi-
               sın diye onları her ne zaman çağırdıysam parmakla-  ne kadar, her hareketinde daima Allah’a hâlindeydi.
               rını kulaklarına tıkadılar, örtülerine büründüler, diret-  Giyinirken, yerken “besmele” çeker; yediğini bitirince
               tiler ve büyüklendikçe büyüklendiler. Sonra, hem ben   veya giydiğini çıkarınca da “elhamdülillâh” derdi. Bu-
               onları yüksek sesle çağırdım hem sonra onlara açık-  nun için Cenâb-ı Hak ona “Abden şekurâ: şükredici
               tan da söyledim, gizliden gizliye de dedim ki: Rabbi-  bir kul” ismini vermiştir. (İbn-i Hanbel)
               nizden bağışlanma dileyin; çünkü o çok bağışlayan-
               dır. O zaman size gökten bol bol yağmur indirir. Sizi,
               mallar ve oğullarla destekler; sizin için ağaçlıklar var     “Vefatı  yaklaştığında  Nûh  aleyhisselâm  iki  oğlunu
               eder, ırmaklar akıtır. Size ne oluyor da Allah’ın bü-  çağırdı ve dedi ki: “ Size kısaca şu vasiyeti yapıyo-
               yüklüğüne aldırmıyorsunuz. Oysa sizi kademelerden   rum. Size iki şeyi emrediyorum ve iki şeyi de yasak-
               geçirerek  o  yaratmıştır.  Görmediniz  mi,  Allah  yedi   lıyorum:  Allah’a  ortak  koşmayı  ve  kibirlenmeyi  ya-
               göğü katlar hâlinde nasıl yaratmıştır. Onların içinde   saklıyorum. “Lâ İlâhe İllallah” demeyi emrediyorum.
               Ay’ı bir ışık, Güneş’i de ışık kaynağı yapmıştır. Allah   Çünkü gökler ve yer ve bu ikisi arasında bulunanlar
               sizi yerden bir bitki olarak bitirmiştir. Sonra sizi oraya   bir kefeye, “Lâ İlâhe İllallah” bir kefeye konsa,  “Lâ
               döndürecek ve tekrar çıkaracaktır. Allah yeryüzünü   İlâhe İllallah” dünya ve göktekilerden daha ağır gelir.
               size bir sergi yapmıştır. Bu onun geniş yollarında do-  Gökler ve yer bir halka olsalar da “Lâ İlâhe İllallah”
               laşmanız içindir.” (Nuh suresi, 5-20. ayetler)   onların üzerine konsa onları çatlatır ya da kırar. Size
                                                                “Subhânallahi ve bi hamdihî” demeyi de emrediyo-
                                                                rum. Çünkü bu her şeyin duasıdır. Ve her şey bunun-
              “Ey yer suyunu yut! Ve ey gök (suyunu) tut!..” (Hûd, 44)  la rızıklandırılır.”  (İbn Hanbel)

                                                          138
            8. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ PARAGRAF SORU BANKASI
   133   134   135   136   137   138   139   140   141   142   143