Page 61 - DDY PARAGRAF SORU BANKASI
P. 61
2 BİR SURE TANIYORUM: MÂUN SURESİ VE ANLAMI
AYETLER ÖRNEK OLAYLAR
Era’eytellezî yukezzibu biddîn. Fezâlikellezî, yedu’ul Yüce Allah bu surede asıl dini yalan sayıp inkâr
yetîm. Ve lâ yehuddu alâ ta’âmil miskin. Feveylul lil- edenleri tarif ederek bunların kimler olduklarını or-
müsallîn. Ellezîne hum an salâtihim sâhûn. Ellezîne taya koymuştur. Bunlar kimsesiz ve yardıma muhtaç
hum yurâûne. Ve yemne’ûnel mâ’ûn. durumda bulunan yetimi küçümseyerek onu itip ka-
kan, yoksullara kendisi yardım etmediği gibi başka-
larını da buna teşvik etmeyen kimselerdir. Kuşkusuz
Dini (hesap gününü) yalanlayanı gördün mü? İşte o bu özellikler birer örnektir; dini yahut ahiret sorgusu
yetimi itip kakar. Yoksulu doyurmaya teşvik etmez. ve yargısını inkâr edenlerin başka özellikleri de bu-
Namazlarında gaflet içinde olanların vay hâline! On- lunmakla birlikte burada Hz. Peygamber dönemin-
lar gösteriş yaparlar. Ufacık bir yardıma dahi engel deki inkârcıların toplumsal ahlâkla ilgili en belirleyici
olurlar. (Mâûn suresi, 1-7. ayetler) ve yıkıcı tutumlarına iki örnek zikredilmiştir. Nitekim
ayetin, putperestlerin tipik şahsiyetlerinden olan Âs
b. Vâil hakkında indiği belirtilir. (Râzî, 111)
Ayetin genel amacı, insan sevgisinden mahrumiyetin
HADİSLER en belirgin tezahürleri olan bu tür davranışları sergi-
leyenleri kınamak ve bu yaptıklarının Allah katında
İniş sırasına göre on yedinci, mushaftaki sıraya göre en büyük kötülüklerden olduğuna, bunların temelin-
yüz yedinci süredir. Tekâsür suresinden sonra Kâ- de dini, Allah’ın hükümlerini yahut ahireti inkâr etme-
firûn suresinden önce Mekke’de inmiştir. 4-7. ayet- DDY Yayınları nin bulunduğuna insanların dikkatini çekmektir. (İbn
lerin Medine’de münafıklar hakkında indiğine dair Âşûr, 564)
rivayet de vardır (İbn Âşûr, 563).
Son ayetteki “mâûn” kelimesi, sureye isim olmuştur.
“Gördün mü?” sorusu, burada şaşılacak bir tutum- Bu sureye “Eraeyte” ve “Dîn” Suresi de denir. Bazı
dan söz edileceğine, dolayısıyla konunun önemine rivayetlerde bir kısmının Mekke’de, bir kısmının Me-
dikkat çekmeyi amaçlamaktadır. Ayetteki din keli- dine’de; bazı rivayetlerde de tamamının Medine’de
mesi, bilinen anlamı yanında “Allah’ın hükmü” veya indiği de ifade edilmiştir.
“uhrevî yargı” manasında da anlaşılabilir (Taberî,
310).
Ubeydullah Ahrar Hazretleri’nin şu örnek davranışı
ne güzeldir. O şöyle anlatıyor:
Yetimi koruyup kollayan kişi ile ben cennete şu iki- “Birgün pazara gitmiştim. Bir kişi yanıma geldi ve:
si gibiyiz” buyurmuş, aralarını biraz açarak işaret ve
orta parmağını göstermiştir. (Buhârî, Edeb 24) − Açım, beni Allah rızâsı için doyurur musun!..»
dedi.
O an, hiçbir imkânım yoktu. Sadece eski bir sarığım
Müslümanlara ait en hayırlı ev; içinde yetime iyi mua- vardı. Bir aşhâneye girip aşçıya:
mele edilen evdir. müslümanlara ait en kötü ev de yeti- − Şu sarığımı al. Eski, ama temizdir. Bulaşıklarını
me kötü muamele edilen evdir.” (İbn Mâce, Edeb 6) kurularsın. Ancak bunun mukâbilinde şu aç insa-
nı doyurur musun?» dedim.
Bir kimse, müslümanların arasında bulunan bir yeti- Aşçı, o fakire yemek verdi; sarığımı da bana iâde et-
mi alarak yedirip içirmek üzere evine götürürse, af- mek istedi. Bütün ısrarlarına rağmen kabul etmedim.
fedilmeyecek bir suç işlemediği takdirde, Allah Teâlâ Kendim de aç olduğum hâlde o fakîr doyuncaya ka-
onu mutlaka cennete koyar.” (Tirmizî, Birr 14/1917) dar bekledim.”
61
8. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ PARAGRAF SORU BANKASI