Page 795 - Yaratılış Atlası 4. Cilt
P. 795
Harun Yahya
rim teorisinin sorunlarının ele alındığı bir toplantı yapıldı. Toplantıda söz alan evrimci Boyce
Rensberger, atın evrimi senaryosunun fosil kayıtlarında hiçbir dayanağı olmadığını ve atın kademeli ev-
rimleşmesi gibi bir sürecin hiç yaşanmadığını şöyle anlatmıştı:
Yaklaşık 50 milyon yıl önce yaşamış dört tırnaklı, tilki büyüklüğündeki canlılardan bugünün daha büyük tek
tırnaklı atına bir dizi kademeli değişim olduğunu öne süren ünlü atın evrimi örneğinin geçersiz olduğu uzun
zamandır bilinmektedir. Kademeli değişim yerine, her türün fosilleri bütünüyle farklı olarak ortaya çıkmak-
ta, değişmeden kalmakta, sonra da soyu tükenmektedir. Ara formlar bilinmemektedir. 77
Atın hayali evrimi ve söz konusu sahte atın evrimi şemasındaki bir başka tutarsızlık da zamanlama
problemidir. Doktor Nicholas Comninellis bu konuyla ilgili şu açıklamayı yapar:
Atın evrimi önerisindeki bir diğer engel de zamanlamanın tutarsızlığıdır. Evrim teorisi, bir türün, o şekilde
yaşama daha iyi adapte olduğu için, bir başka türe evrimleşmeye eğilimli olması anlayışına dayanır. Bu baş-
taki türün yok olmasına yol açar. Atlardaki vakada, 3 toynaklı türün, tek toynaklı tür kadar sıhhatli olma-
ması gerekirdi. Evrim, türler arasındaki geçişin gerçekleşmesi için milyonlarca yıl gerektirir ki, ilk türün or-
tadan kaybolması için fazlaca vakit vardır.
Fakat bugün biliyoruz ki, hem tek toynaklı, hem de üç toynaklı türler Kuzey Amerika'da beraber yaşamış-
lardı. At çeşitlerinin aynı anda var olduğu gerçeği, evrim teorisinin açıklamasıyla bütünüyle tutarsızdır.
Buna ek olarak Hyracotherium, Miohippus ile Equus arasındaki kayıp halkalar asla bulunamamıştır.
Evrime destek olması bir yana dursun, atın tarihi daha çok özel yaratılışla uyumludur - günümüzdeki eksik-
siz canlılar aynı anda yaratılmışlardır. 78
Atın evrimi senaryosunun geçersizliğinin açıkça ortaya çıkmış olmasına ve bu durumun
Darwinistler tarafından da kabul görmüş olmasına rağmen, bu hayali seri diğer Darwinist sahtekarlıklar
gibi hala bazı Darwinist yayın ve ders kitaplarında kullanılmaktadır. Bu seri adeta gerçek gibi sunul-
makta, hatta dünyaca ünlü paleontologların ve bilim adamlarının idaresinde bulunan doğa tarihi müze-
lerinde açıkça sergilenmektedir. Dünyanın en ünlü müzelerinden biri olan Amerikan Doğa Tarihi
Müzesi'nin müdürü evrimci paleontolog Dr. Niles Eldredge, bizzat kendi müzesinde sergilenmekte olan
at serileriyle ilgili evrimci iddiaların sadece hayalgücüne dayandığını yaklaşık 20 yıl önce kabul etmişti.
Eldredge, bu spekülatif serinin, ders kitaplarına girecek şekilde bilimsel bir gerçek olarak gösterilmesini
de eleştirmiştir:
İtiraf ediyorum ki ders kitaplarına rahatsız edici miktarda fazla şey sanki gerçekmiş gibi girdi. Mesela bunun
en ünlü örneği, 50 yıl önce hazırlanmış olan ve hala alt katta sergilenmekte olan atın evrimi sergisidir. Bu,
sayısız ders kitabında tartışmasız gerçek gibi gösterilmiştir. Ben şimdi bunu esef verici buluyorum çünkü, bu
tür hikayeleri ortaya atan insanların, bunların [fosillerin] bir bölümünün spekülatif doğasından, bizzat ken-
dilerinin haberdar olduğunu düşünüyorum. 79
Darwinist Eldredge'in tespiti son derece doğrudur. Kasıtlı çarpıtmalar deccaliyetin özünde olduğu
için, bu sisteme sahip çıkanlar da aldatmacaya başvurmaktadırlar. Yukarıda sayılan tüm örnekler,
Darwinizm aldatmacasının fazlasıyla deşifre olmuş, sahteliği Darwinist bilim adamları tarafından dahi
mecburen kabul edilmiş belli başlı örneklerdir. Bu örnekler deccaliyet sisteminin iç yüzünü göstermek
için yeterlidir. Fakat asıl olarak şunu hatırlamakta fayda vardır: Evrim teorisi, yani Darwinizm ideoloji-
si, Allah'ı inkar amaçlı bir yalan üzerine kuruludur. Dolayısıyla Darwinizm'in getirdiği her iddia, her
öneri, her delil yalandır. Şimdiye kadar duymuş olduğunuz bütün "evrime delil bulundu" ifadelerinin,
"canlılar evrimleşti" açıklamalarının, "insanın şempanzeyle ortak ataları" sözlerinin tamamı yalandır.
Darwinistler bir yalanı savunurlar. Bunun nedeni deccaliyet sistemine olan mantıksız itaat ve bağlılık-
ları, sırf Allah inancı ile mücadele halinde olabilmek için batıl Darwinizm dinine yönelik körükörüne sa-
dakatleridir.
Oysa batıl bir inancın, büyük bir yanılgının içindedirler. Her şeyin Sahibi ve Yaratıcısı olan Yüce
Allah ayetlerinde şöyle buyurur:
Adnan Oktar 793