Page 831 - Yaratılış Atlası 4. Cilt
P. 831
Harun Yahya
tılış ise sayısız bilimsel bulguyla teyit ediliyor olmasına rağmen bu kimseler tarafından cahilce red-
dedilmektedir. Çünkü materyalizme göre, madde dışında bir açıklamanın kabul edilmesi imkansız-
dır. İşte bu nedenle bilimsel görünümlü bu dergilerin, bilimsellikle ilgisi olmayan evrim gibi bir
teoriyi savunmalarındaki ısrar anlaşılabilmektedir. Bu yayınlar için, ne pahasına olursa olsun, can-
lıların yaratıldıkları gerçeğini gösteren deliller kabul edilemezdir. O yüzden Darwinistler için bu-
nun yerine, tüm dünyaya sahte yöntemlerle hakim edilmiş bir aldatmacayı geçerli ve doğru gibi
göstermeye çalışmakta sakınca yoktur.
Nitekim bu yayınların destekçisi olan çeşitli bilim merkezlerinin Allah inancına bakış açıları de-
ğerlendirildiğinde de bu durum daha açık şekilde anlaşılmaktadır. Nature dergisinde, National
Academy of Science (NAS) (Ulusal Bilimler Akademisi) üyelerinin dine bakış açıları hakkında ya-
pılan son araştırmada ortaya çıkan sonuç şudur: Biyoloji ve fizik bilimlerinden 517 NAS üyesinin
yarısının verdiği cevaba göre, bu bilim adamlarının %72.2'si ateisttir. %20.8'i agnostik (bilinmezci),
yalnızca %7.0'ı ise Allah'ın varlığına inanmaktadır. 142 Nörobiyolog evrimci Robert Provine, "Artık
çok az gerçek dindar biyolog kaldı. Çoğu ateist ve bir çoğu bu duruma evrim anlayışı ve diğer bi-
limler nedeniyle gelmiştir," itirafıyla bu gerçeği açıkça dile getirmektedir. 143 Bu gerçeklere bakıldı-
ğında, bilimin yaratılış gerçeğini göstermesinin ateist bilim adamları arasında büyük bir öfke ile
karşılık gördüğünü anlamak zor olmayacaktır kuşkusuz. İşte Darwinistlerin yazılı ve görsel med-
yayı kullanarak gösterdikleri karşı çabanın altında yatan sebep budur.
Henry M. Morris, Darwinizm adı altında gerçekleştirilen bu yalancı telkinin çıkış noktasını şu
şekilde izah etmektedir:
Bugün yaygın olan inanış, Darwin'in evrimin kanununu keşfettiğidir. Sonuç olarak, Darwin tüm zaman-
ların en büyük bilim adamlarından biri olarak alkışlanmaktadır. Bununla birlikte gerçek; Darwin'in yal-
nızca eski paganizmin canlandırılması için katalizör görevi gördüğüdür. Hem de bir çok Batı Avrupa ül-
kesinin bir yüzyıldan fazla bir süredir hazırlandığı Allah'a başkaldırmanın (Allah'ı tenzih ederiz) gerçek-
leştiği dönemde. 144
Kimi insanların "bilim adamı yalan söylemez", "koskoca bilimsel dergi yalan yazmaz" yanılgı-
ları onları yıllarca aldatmıştır. Bu insanların kendi aralarında kurdukları çarpık iman sistemi,
Darwinistlerin bundan faydalanmalarına, bilimi kötüye kullanmalarına sebep olmuştur. Oysa şu
kesin olan bir gerçektir: Materyalist bir bilim adamı, eğer gerçekler kendi çıkarına uymuyorsa ve
eğer gerçekler materyalizmi desteklemiyorsa, rahatlıkla insanları aldatır. Şu anda dünyadaki bilim
adamlarının büyük bir çoğunluğu Darwinizm'i savunarak açıkça insanları aldatmaktadırlar.
Çocukların bile inanmayacağı saçma hikayeleri, bilimsel olarak mümkün olmadığını bilmelerine
rağmen insanlara anlatmaktadırlar. Bu durum, şu anda yürürlükte olan ve dünyadaki tüm
Darwinist bilim adamları tarafından uygulanan bir sistemdir. Bir başka deyişle, Darwinist bir bilim
adamı, bütün hayatını bilimle iç içe geçirmesine rağmen, rahatlıkla bilim adına insanları aldatabil-
mekte, tüm yaşamını bir yalana adayabilmektedir.
DNA'yı keşfederek Nobel ödülü alan, bütün yaşamını evrim aldatmacasını savunarak geçiren
ve 2004 yılında "insanın bir nöron yığını" olduğu şeklindeki tepki çeken sözleriyle, ruhun varlığını
reddederek ölen fizik ve biyoloji profesörü Francis Crick bunun en açık örneğidir. Ateist olan fizik-
çi, moleküler biyolog ve nörobiyolog olarak, Allah'ın üstün sanatına dair sayısız delili görmesine ve
bunları bizzat keşfetmesine rağmen, bunların birer mucize niteliğinde özel bir yaratılışı işaret ettiği
gerçeğini insanlardan gizlemek için yaşamı boyunca uğraşmıştır. Hatta Allah'ın varlığını kabul et-
memek için (Allah'ı tenzih ederiz) yaşamın uzaylı varlıklar tarafından getirildiğini dahi iddia ede-
cek bir aşamaya gelmiştir. 145 Naturalist, Darwinist bakış açısının bir bilim adamına getirdiği sonuç
böyle küçük düşürücü bir mantıksızlıktır.
Buna bir başka örnek de paleontolojinin gösterdiği tüm yaratılış delillerini bizzat görüp incele-
miş olmasına rağmen, yaşamı boyunca ateist ve naturalist olarak kalmış olan bir başka Darwinist
bilim adamı Harvard paleontoloğu Stephen Jay Gould'dur. Stephen Jay Gould da, tıpkı Crick gibi,
Adnan Oktar 829