Page 154 - İslam Birliği'ne Çağrı

sü olan ‹ngiltere'de, 18. ve 19. yüzy›llar boyunca, korkunç bir sö-
mürü hakim olmufltur. Çal›flan s›n›fa çok kötü flartlarda ifl ve ya-
flam imkan› sunulmufl, 7-8 yafl›ndaki küçük çocuklar bile pis kö-
mür ocaklar›nda günde 16 saat çal›flt›r›lm›fl, bunlar›n ço¤u 20 ya-
fl›na varamadan ölmüfltür. 1840'l› y›llarda Manchester'da bir ma-
den iflçisinin ortalama ömrünün 17 y›la kadar düfltü¤ü bilinmek-
15
tedir. Öte yandan zenginler ise abart›l› bir lüks ve israf içinde
yaflam›fllard›r. Tüm sanayileflen Bat› ülkelerinin bu ac› deneyim-
leri yaflad›¤›, Bat›'n›n yükseliflinin milyonlarca fakir insan›n ezil-

mesiyle sa¤land›¤›, tarihin bilinen bir gerçe¤idir.
‹slam ahlak›n›n egemen olaca¤› bir toplumun kalk›nma mo-
deli ise, sosyal adaleti de içinde bar›nd›racakt›r. Bat›'daki adalet-
sizlikler, o dönemde Bat›'ya egemen olan materyalist felsefelerin
"insan do¤as›" hakk›ndaki yanl›fl tan›m›ndan do¤mufltur. ‹slam
ahlak› ise insanlar›n, hem atak ve giriflken, hem de merhametli,
özverili ve adaletli olmalar›n› sa¤lar. Nitekim tarihte de böyle ol-

mufltur. ‹slam medeniyetinin büyük yükselifli boyunca, Müslü-
manlar ayn› zamanda ekonomide de dünya lideri olmufl, özellik-
le ticarette büyük baflar›lar kazanm›fllard›r. Ancak bu zenginlefl-
me, bir grup zenginin elinde kalmam›fl, ‹slam ahlak› gere¤ince
tüm topluma yay›lm›flt›r. ‹slam medeniyetinin sosyal yard›mlafl-
ma kurumlar› olan vak›flar, külliyeler, afl evleri, kervansaraylar,
halka aç›k hamamlar, kütüphaneler; ‹slam'da refah›n ve kültü-
rün sadece bir zümrenin elinde kalmad›¤›n›, tüm topluma yay›l-
d›¤›n› göstermektedir. Ça¤›m›zda da ‹slam Birli¤i'nin ortaya ko-

yaca¤› kalk›nma modeli bu olmal›d›r.
‹slam Birli¤i'nin kalk›nma modeli hakk›nda belirtilmesi gereken
bir di¤er husus ise, aç›k görüfllülüktür. ‹slam ahlak›, Müslümanlar›n
aç›k görüfllü olmalar›n›, yani di¤er kültürlerle diyalog içinde bulun-
malar›n› ve onlar›n tüm kazan›mlar›ndan yararlanmalar›n› öngörür.

152