Page 68 - Sakın Anlamazlıktan Gelmeyin
P. 68

Sakın Anlamazlıktan Gelmeyin




                   Dönüp arkanıza baktığınızda, zamanın müthiş bir süratle geçişinden
              dolayı hiçbir şeyden tam tatmin olamadığınızı görürsünüz. Belki belli
              bir zamana kadar bu gerçeği fark edememiş de olabilirsiniz. Ama bu
              keskin gerçeği anlamaya başlayan bir insan artık herşeyi daha akılcı
              düşünmeli, kendisini ve herşeyi yaratan Allah'ın insanlardan istediklerini
              öğrenmeli, hayatını da buna göre düzenlemelidir. En başta dünyada

              kendisine herşeyi veren, ahirette ise sonsuza kadar verecek olan
              Rabbimizi hoşnut etmeye çalışmalıdır. Çünkü bu gerçeği anlamazlıktan
              gelip kısacık dünya hayatlarını sorumsuzca tüketen inkarcılar, ahirette
              şiddetli bir şaşkınlık yaşayacaklardır. Diriltilip Allah'ın huzuruna ge-
              tirildiklerinde dünyada çok kısa bir süre kaldıklarını anlayacaklardır.

              Bu gerçeği Allah Kuran'da şöyle bildirmiştir:

                   Dedi ki: "Yıl sayısı olarak yeryüzünde ne kadar kaldınız?"
                   Dediler ki: "Bir gün ya da bir günün birazı kadar kaldık, sayanlara
                   sor." Dedi ki: "Yalnızca az (bir zaman) kaldınız, gerçekten bir
                   bilseydiniz,"  (Müminun Suresi, 112-114)

                   İşte bu yüzden hayatın çok kısa olduğunu anlamazlıktan gelip,
              bu kısa ömürlü şeylere bu kadar bağlanmayın. Bu dünyadaki eksik-
              liklerin cennete özlem duymanız için verildiğini bilin ve asıl gerçek
              yurda, sonsuz olan herşeyin bulunduğu ahirete hazırlık yapın.


                   Bilin ki, dünya hayatı ancak bir oyun, '(eğlence türünden) tutkulu
                   bir oyalama', bir süs, kendi aranızda bir övünme (süresi ve ko-
                   nusu), mal ve çocuklarda bir 'çoğalma-tutkusu'dur. Bir yağmur ör-
                   neği gibi; onun bitirdiği ekin ekicilerin (veya kafirlerin) hoşuna
                   gitmiştir, sonra kurur, bir de bakarsın ki sapsarı kesilmiş, sonra o,
                   bir çer-çöp olmuştur. Ahirette ise şiddetli bir azap; Allah'tan bir
                   mağfiret ve bir hoşnutluk (rıza) vardır. Dünya hayatı, aldanış olan

                   bir metadan başka bir şey değildir.
                   (Hadid Suresi, 20)







        66
   63   64   65   66   67   68   69   70   71   72   73