Page 31 - İslam'ın Kışı ve Beklenen Baharı
P. 31

Harun Yahya (Adnan Oktar)
                                                     29


               olmayan, dahası İslam'a nefretle bakan bazı yönetimlerin hakimiyeti altında

               yaşamak zorunda bırakılmıştır.
                    Bugün İslam dünyasına baktığımızda; Bosna-Hersek'te, Cezayir'de, Tunus'ta,
               Eritre'de, Mısır'da, Afganistan'da, Irak'ta, Keşmir'de, Doğu Türkistan'da,

               Çeçenistan'da, Tayland'da, Filipinler'de, Burma'da ya da Sudan'da dünya
               Müslümanlarının ezilmeye, baskı altına alınmaya ve yok edilmeye çalışıldığını
               açıkça görebiliriz. Bu sayılan coğrafyalardaki Müslümanlar görünüşte farklı teh-
               ditlerle karşı karşıyadırlar. Bosna'da Sırplar, Keşmir'de Hindular, Cezayir, Mısır,
               Fas gibi ülkelerde de baskıcı rejimler tarafından Müslümanlar hedef alınmakta-

               dırlar. Ama her nedense, birbirinden bağımsız gibi gözüken bu İslam-karşıtı güç-
               ler, hep benzer mantıklarla hareket etmekte, benzer stratejiler izlemekte ve benzer
               yöntemler kullanmaktadırlar. İşte bu noktada karşımıza söz konusu güçlerin
               ortak bir yönü olan "din ahlakından uzak, materyalist ve Darwinist yapıları" çıkar.

                    Allah'ın varlığını inkar eden, İlahi dinleri kendi kurdukları din ahlakına
               karşı sistemler için büyük bir tehdit olarak gören ve bu nedenle de dine ve din-
               darlara karşı çok şiddetli bir savaş açan bu güçler dinsiz ideolojileri temsil
               etmektedirler. Üstelik bunlar sadece Müslümanlara değil, dindar Musevilere ve
               dindar Hıristiyanlara da büyük baskı uygulamaktadırlar. Bu nedenle de

               Müslümanların ve Allah'a bir olarak iman eden tüm samimi dindarların karşıla-
               rındaki tehdit gerçekte çeşitli milletler ya da baskıcı rejimler değil, dünya gene-
               linde etkin olan ateist, materyalist ve Darwinist ideolojiler ve bunların uygula-
               yıcılarıdır. Bugün devam eden Müslümanlar üzerindeki baskının temeli de din-

               sizlikle beslenmekte ve kökenleri çok eskilere dayanmaktadır.


                    Sö mür ge ci lik ve İs lam Karşıtlığı
                    İs lam dün ya sı her za man bu du rum da de ğil di. Bun dan birkaç asır ön ce, İs -

               lam dün ya sı nı Müs lü man im pa ra tor luk lar yö ne ti yor du. 1700'le rin ba şın da İs lam
               dün ya sı nın ne re dey se ta ma mı na ha kim olan üç bü yük im pa ra tor luk bu lu nu yor -
               du: Hin dis tan'da Mogul İm pa ra tor lu ğu var dı. İran ve çev re sin de Sa fa vi Dev le ti

               hü küm sü rü yor du. Üçün cü ve en bü yük im pa ra tor luk ise, tüm Bal kan Ya rı ma -
               da sı' nı,  Ana do lu'yu,  Me zo po tam ya'yı,  Arap  Ya rı ma da sı'nı  ve  Ku zey  Af ri ka'yı
               yö ne ten bü yük Os man lı Dev le ti'ydi.
                    An cak bu üç im pa ra tor luk za man la yok ol du. Mogul İm pa rator lu ğu za yıf -
               la dı, kü çül dü ve so nun da yı kıl dı. Ar dın dan tüm Hint Ya rı ma da sı İn gi liz sö mür -

               ge ci li ği nin kont ro lü ne geç ti. (Hin di çi ni ola rak bi li nen böl ge de, Fran sız lar ta ra -
   26   27   28   29   30   31   32   33   34   35   36