Page 126 - Darwin'nin Türk Düşmanlığı
P. 126

124                  DARWIN'İN TÜRK DÜŞMANLIĞI


                 Australopithecus örnekleri üzerinde yaptıkları çok geniş kapsamlı ça-
                 lışmalar, bu canlıların sadece soyu tükenmiş bir maymun türüne ait ol-
                 duklarını ve insanlarla hiçbir benzerlik taşımadıklarını göstermiştir. 134
                     Evrimciler insan evriminin bir sonraki safhasını da, "homo" yani
                 insan olarak sınıflandırırlar. İddiaya göre homo serisindeki canlılar,
                 Australopithecuslar'dan daha gelişmişlerdir. Evrimciler, bu farklı can-

                 lılara ait fosilleri ardı ardına dizerek hayali bir evrim şeması oluştu-
                 rurlar. Bu şema hayalidir, çünkü gerçekte bu farklı sınıfların arasında
                 evrimsel bir ilişki olduğu asla ispatlanamamıştır. Evrim teorisinin 20.
                 yüzyıldaki en önemli savunucularından biri olan Ernst Mayr, "Homo
                 sapiens'e uzanan zincir gerçekte kayıptır" diyerek bunu kabul eder.  135
                     Evrimciler "Australopithecus > Homo habilis > Homo erectus >
                 Homo sapiens" sıralamasını yazarken, bu türlerin her birinin, bir son-
                 rakinin atası olduğu izlenimini verirler. Oysa paleoantropologların

                 son bulguları, Australopithecus, Homo habilis ve Homo erectus'un
                 dünyanın farklı bölgelerinde aynı dönemlerde yaşadıklarını göster-
                 mektedir. 136
                     Dahası Homo erectus sınıflamasına ait insanların bir bölümü çok
                 modern zamanlara kadar yaşamışlar, Homo sapiens neandertalensis
                 ve Homo sapiens sapiens (günümüz insanı) ile aynı ortamda yan yana

                 bulunmuşlardır.  137
                     Bu ise elbette bu sınıfların birbirlerinin ataları oldukları iddiası-
                 nın geçersizliğini açıkça ortaya koymaktadır. Harvard Üniversitesi pa-
                 leontologlarından Stephen Jay Gould, kendisi de bir evrimci olmasına
                 karşın, Darwinist teorinin içine girdiği bu çıkmazı şöyle açıklar:
                     Eğer birbiri ile paralel bir biçimde yaşayan üç farklı hominid (insanımsı)
                     çizgisi varsa, o halde bizim soy ağacımıza ne oldu? Açıktır ki, bunların
                     biri diğerinden gelmiş olamaz. Dahası, biri diğeriyle karşılaştırıldığında
                     evrimsel bir gelişme trendi göstermemektedirler. 138

                     Kısacası, medyada ya da ders kitaplarında yer alan hayali birta-
                 kım "yarı maymun, yarı insan" canlıların çizimleriyle, yani sırf propa-
   121   122   123   124   125   126   127   128   129   130   131