Page 173 - Mültecilere Yardım
P. 173

Ne var ki bu çaresiz insanlar insanlık dışı muamele görüyorlar. Ne
             kadar "değerli" olduklarını belirleyen ise genellikle doğdukları ülke
             oluyor. Oysa insanlar eşit yaratılırlar. Üç semavi din ırkçılığı, ayrımcı-
             lığı  yasaklar  ve  Evrensel  İnsan  Hakları  Beyannamesi'nde  bu  temel
             prensip açıkça belirtilir. Buna rağmen daha fakir ülkelerde doğan in-
             sanlar,  Avrupa'dakilerle  aynı  onurlu  hayata  sahip  olmayı  istedikle-

             rinde, kaba şekilde geri çevrilmeye devam ediliyorlar. 
                  Peki, kaçak göçmenleri bir yük olarak görenler hatta kimi zaman

             sadece "rahatsız edici bir istatistik" gibi düşünenler, bu insanların her
             birinin bir ruhu, umutları ve düşleri olan bireyler olduklarını hiç dü-
             şündüler mi? Hemen her bireyin muhtemelen ondan kendilerine bak-
             masını bekleyen bir ailesi var. Sürekli savaşlar, çatışmalar ve karışık-
             lıklarla  düzeni  bozulan  ülkelerinden  hayatlarını  kurtarmak  için
             kaçanlar var... 



             Fakir ülkelerde doğan insanlar, Av-
             rupa gibi zengin kesimlerde yaşayan
             insanlarla kuşkusuz aynı haklara sa-
             hiptirler. Fakat insanların bencilliği,
             insan hakları kavramını ortadan kal-
             dırmaktadır. Çağımızın en büyük so-
             runlarından biri budur.




























                                                     Adnan Oktar (Harun Yahya)     171
   168   169   170   171   172   173   174   175   176   177   178