Page 369 - Mültecilere Yardım
P. 369

Hiç kuşku yok bugün mülteci denildiğinde aklımıza hemen, yak-
             laşık beş yıldan bu yana savaşın hız kesmeden devam ettiği Suriye'den
             göç eden 4 milyon insan geliyor. Bu sayının %75'ini kadınlar ve ço-
             cuklar  oluşturuyor.  Evlerini  bırakıp  başka  bir  şehre  göç  etmek  zo-
             runda kalan, diğer bir ifadeyle kendi yurtlarında mülteci konumuna
             düşen 7 milyondan fazla Suriyeliyi de göz önünde bulundurursak, sa-

             vaştan önce 22 milyon nüfuslu ülkenin neredeyse yarısının zorunlu
             göçe maruz kaldığını söylemek mümkün.

                  İç savaş ve açlık nedeniyle yurtlarını terk eden bir diğer halk da So-
             malililer. Çeşitli ülkelere dağılmış olan Somalili mültecilerin sayısı bir
             milyonu aşıyor. Savaştan kaçarak birçok ülkeye sığınmış olan Afganlı
             mültecilerin sayısı ise 2.4 milyon.

                  Myanmar'ın Arakan bölgesinde yaşarken gördükleri zulümden ka-
             çan 1.5 milyon Rohingya Müslümanı Bangladeş'te açlık sınırında ha-
             yatta kalma mücadelesi veriyor. 240 binden fazla Rohingya Müslümanı
             da milyonlarca Suriyeli gibi kendi vatanında mülteci konumuna düşen
             bir topluluk. Ülkenin Tayland sınırında ise 120 bin mülteci bulunuyor.
             Pakistan, Suudi Arabistan, Malezya, Tayland ve bazı Avrupa ülkele-

             rinde de yüz binlerce Rohingya, mülteci statüsünde yaşıyor.
                  Mülteci sorununun Suriye, Afganistan, Somali, Myanmar dışında
             Irak, Sudan, Yemen ve daha pek çok ülkede giderek arttığı biliniyor.

             Zulüm, baskı ve şiddet yüzünden sonu bilinmeyen bir yolculuğa çık-
             mak zorunda kalan milyonlarca insanın bir kısmı yollarda hayatını kay-
             bederken, hedeflerine varan az bir kesim de hiç hak etmedikleri in-
             sanlık dışı muamelelerle karşılaşabiliyorlar.

                  Oysa dinleri, mezhepleri, kökenleri ne olursa olsun herhangi bir se-
             beple yeryüzünde zayıf düşmüş insanlara sahip çıkmak, onları koru-
             mak ve dünyadaki zulmün sona ermesi için gayret etmek bir insanlık
             görevi olmasının ötesinde İslam'ın önemli bir şartıdır. Tek yapılması ge-
             reken, ölüm korkusuyla yurtlarından çıkan ve güvenli bir barınak ara-
             yışında olan mazlum insanlara sevgi ve şefkatle kucak açmak, eldeki




                                                     Adnan Oktar (Harun Yahya)     367
   364   365   366   367   368   369   370   371   372   373   374