Page 560 - Yaratılış Atlası 2. Cilt
P. 560
EVR‹MC‹LER‹N SENARYOLARINI ALT ÜST EDEN KEfi‹F:
2000 YILLIK ANALOG B‹LG‹SAYAR
1900 yılında Ege Denizi'nin batı girişinde, Crete ve Kythera adalarının arasında batık bir gemi bulun-
du. Gemi heykeller, amforalar ve çeşitli kalıntılarla doluydu. Bu, modern arkeolojinin ilk büyük deni-
zaltı buluşlarındandı. Kalıntıların büyük bir bölümü, Hz İsa'dan bir süre önce yaşamış Yunanlı sanat-
çıların eserleri olarak tanımlandı. Fakat içlerinden bir tanesinin; kireçlenmiş, bronz bir eserin, hangi
amaçla kullanıldığı tam olarak belirlenemedi. Ancak yıllar sonra yapılan araştırmaların ardından, bu
tanımlanamayan kalıntının "hayret uyandıran, karmaşık bilimsel bir alet" olduğu tespit edildi.
İlginç alet, yavaş yavaş kurudukça, eski tahta kaplama kalıntısı ve içindeki parçaları çatladı ve ortaya
dört tane düz-yatay parça çıktı. Dişli çarkın iç tarafında ise zar zor okunabilen bir yazı vardı. Bilim
adamları bu aletin bir denizcilik aracı olduğunu doğruladılar. Alet hakkında sürekli yeni fikirler orta-
ya atılıyor, net bir sonuca varılamıyordu. İnsan eliyle yapılmış bu alet hakkındaki spekülasyonlar,
1951 yılında Yale Universitesi'nden Profesör Derek de Solla Price'ın araştırmalarına kadar sürdü.
Aleti tekrar oluşturabilmek için, Price ve Yunanlı çalışma arkadaşları, X ve Gamma ışınları kullanarak
mekanizmayı incelediler. Mekanizmada katman katman, üst üste, çeşitli boylarda dişlilerin bulundu-
ğunu keşfettiler. Olası dişli oranlarının uzun hesaplamalarını yaptıktan sonra Price hayret verici bir
sonuca ulaştı: eski Yunan mucitleri Güneş, ay ve gezegenlerin geçmiş, şimdiki ve gelecekteki gerçek
hareketlerini taklit eden bir mekanizma tasarlamışlardı. Antikythera Mekanizması 2000 yıllık bir
ANALOG BİLGİSAYAR idi. 63 Bu buluş evrimcilerin Helenistik dönemden önce sadece basit araçlar
kullanıldığı yönündeki iddialarını tamamen altüst ediyordu.
Orijinal mekanizma, yanları ahşap dikdörtgen kutu içinde bulunan bronz bir mekanizmaydı. Ön ve
arkası, mucidinin detaylı açıklamalar yazdığı bronz kapılarla kaplıydı. Üç tuş, aletin bilgileri okuma
işlevi içindi. Birincisi, iki ortak merkezli şerit içeriyordu, biri burçlar kuşağı işaretlerini gösteriyor, di-
ğeri de Yunan aylarının isimlerini gösteriyordu.
- Bir ibre, yılın her günü Güneş'in pozisyonunu, burçlar kuşağında gösteriyordu.
- İkinci tuş, Güneş tutulmalarının on sekiz yıllık devresini gösteriyordu.
- Üçüncüsü, ayın farklı evrelerini gösteriyordu.
Otuz dokuz bronz dişli paralel yüzey üzerinde, dişliler birbirlerine girmişti ve günde bir kere çevril-
mesi gereken bir tutaçla hareket ettiriliyordu. Bunlar, iki dingilinin farklı hızlarda dönmesine olanak
tanıyan diferansiyel dişli tren gibi hareket eden, kenarları tırtıklı bir döner levha gibi birbirlerine bağ-
lıydılar. Şunu belirtmek gerekir ki, modern otomobillerde virajları farklı oranlarda dönebilmek için,
tekerleklerin çekişini sağlayan diferansiyel dişli 17. yüzyılda keşfedildi. Price bu aleti "tüm zamanla-
rın en mükemmel temel mekanik icadı" olarak değerlendirmekte ve "Bunu keşfedenler her şeyden ön-
ce mekanik dahilerdi" 64 demektedir.
Bu buluş tüm dünyada çok büyük yankı yarattı. Evrimcilerin hayali "insanlığın tarihi" tabloları bu bu-
luşla birlikte altüst olmuştu. Çünkü evrimcilere göre 2000 yıl önce yaşayan bir uygarlığın, teknoloji-
den uzak, basit aletler kullanan bir uygarlık olması gerekiyordu. Oysa Yunanlı bilim adamlarının icat
ettikleri bu mekanizma, geçmiş medeniyetlerin evrimcilerin iddia ettikleri gibi olmadıklarını ortaya
koydu. Onlar yüzyıllarca öncesinden bilgisayar modeli üretmiş, günümüz medeniyetlerinin çok ileri-
sine geçmişlerdi. (İlk analog bilgisayarın 1931 yılında, Vannevar Bush tarafından gerçekleştirilmiştir) 65
Donald E. Chittick "The Puzzle of Ancient Man – Advanced Technology in Past Civilizations?" isimli kita-
bında Antikythera mekanizması hakkında şu yorumu yapıyordu:
Evrimci bakış açısına göre, geçmiş medeniyetlere ait kalıntılarda ileri teknolojiye dair bulguların bu-
558 Yarat›l›fl Atlas› Cilt 2