Page 373 - İncil'den Güzel Sözler
P. 373

Harun Yahya (Adnan Oktar)






                 Elçileri içeri çağırtıp kamçılattılar ve İsa'nın adından söz et-
                 memelerini buyurduktan sonra salıverdiler. Elçiler [Allah rıza-
                 sı için] İsa'nın adı uğruna hakarete layık görüldükleri için... se-

                 vinç içinde ayrıldılar. Her gün mescitte ve evlerde öğretmekten ve
                 Mesih İsa'yla ilgili Müjde'yi [Hz. İsa (as)'a vahyolunan Allah'ın
                 emirlerini] yaymaktan geri kalmadılar. (Elçilerin İşleri, 5:40-42)

                 [Hz. İsa (as):] "Size söylediğim sözü hatırlayın: ... Bana zulmetti-
                 lerse, size de zulmedecekler... Bütün bunları size benim adımdan
                 ötürü [Allah rızazsı için bana uyduğunuzdan ötürü] yapacaklar.
                 Çünkü beni Göndereni [Allah'ı] tanımıyorlar." (Yuhanna, 15:20-21)

                 Kendi ellerimizle çalışıp emek veriyoruz. Bize sövenlere iyilik dili-
                 yoruz, zulmedilince sabrediyoruz. İftiraya uğrayınca tatlılıkla

                 karşılık veriyoruz... (Pavlus'tan Korintlilere 1. Mektup, 4:12-13)

                 Allah'ın seçtiklerini [hidayet verdiklerini] kim suçlayacak? Onları
                 aklayan Allah'tır. Kim suçlu çıkaracak?... [Allah rızası için] Mesih'in
                 sevgisinden bizi kim ayırabilir? Sıkıntı mı, elem mi, zulüm mü, aç-
                 lık mı, çıplaklık mı, tehlike mi, kılıç mı? Yazılmış olduğu gibi:
                 "Senin uğruna [Allah için Hz. İsa (as)'a tabi olduğumuzdan do-
                 layı] bütün gün öldürülüyoruz, kasaplık koyun sayılıyoruz."
                 Ama bizi sevenin aracılığıyla bu durumların hepsinde galiplerden üs-
                 tünüz. (Pavlus'tan Romalılara Mektup, 8:33-37)

                 İnanmayanlar arasında olumlu bir yaşam sürün. Öyle ki, kötülük
                 yapanlarmışsınız gibi size iftira etseler de, iyi işlerinizi görsün-
                 ler ve yargılayacağı günde Allah'ı yüceltsinler. (Petrus'un 1.
                 Mektubu, 2:12)













                                            371
   368   369   370   371   372   373   374   375   376   377   378