Page 222 - Kuran'dan Genel Bilgiler
P. 222

‹NKARCILARIN GEÇERS‹Z YEM‹NLER‹
          Kendilerine Allah'›n bir rahmet erifltirmeyece¤ine yemin etti¤iniz kimse-
          ler bunlar m›yd›? (Cennettekilere de) Girin cennete. Sizin için korku
          yoktur ve mahzun olmayacaks›n›z." (Araf Suresi, 49)
          Yoksa sizin için üzerimizde k›yamete kadar sürüp gidecek bir yemin mi
          var ki siz ne hüküm verirseniz o, mutlaka sizin kalacak, diye. (Kalem
          Suresi, 39)
          Olanca yeminleriyle: "Öleni Allah diriltmez" diye yemin ettiler. Hay›r; bu,
          O'nun üzerinde hak olan bir vaattir, ancak insanlar›n ço¤u bilmezler.
          (Nahl Suresi, 38)
          "Andolsun, bu tehdit, bize ve bizden önceki atalar›m›za yap›lm›flt›; bu,
          geçmifllerin uydurma masallar›ndan baflka birfley de¤ildir." (Müminun
          Suresi, 83)


          fiEYTANIN ‹NSANLARI SAPTIRMAYA ANT ‹ÇMES‹
          Dedi ki: "Rabbim, beni k›flk›rtt›¤›n fleye karfl›l›k, andolsun, ben de yer-
          yüzünde onlara, (sana baflkald›rmay› ve dünya tutkular›n›) süsleyip-çe-
          kici gösterece¤im ve onlar›n tümünü mutlaka k›flk›rt›p-sapt›raca¤›m."
          (Hicr Suresi, 39)

          ‹NANMADIKLARI HALDE MÜM‹N OLDUKLARINA
          DA‹R YALAN YERE YEM‹N EDENLER
          Allah'›n kendilerine karfl› gazabland›¤› bir kavmi veli (dost ve müttefik)
          edinenleri görmedin mi? Onlar, ne sizdendirler, ne onlardan. Kendileri
          de (aç›kça gerçe¤i) bildikleri halde, yalan üzere yemin ediyorlar. (Müca-
          dele Suresi, 14)
          Olanca yeminleriyle, e¤er kendilerine bir ayet gelse, kesin olarak ona
          inanacaklar›na dair Allah'a yemin ettiler. De ki: "Ayetler, ancak Allah ka-
          t›ndad›r; onlara (mucizeler) gelse de kuflkusuz inanmayacaklar›n›n flu-
          urunda de¤il misiniz? (En'am Suresi, 109)
          Gerçekten sizden olduklar›na dair Allah ad›na yemin ederler. Oysa on-
          lar sizden de¤ildirler. Ancak onlar ödleri kopan bir topluluktur. (Tevbe
          Suresi, 56)
          Zarar vermek, inkâr› (pekifltirmek), mü'minlerin aras›n› ay›rmak ve da-


          222
   217   218   219   220   221   222   223   224   225   226   227