Page 65 - Pişman Olmadan Önce
P. 65
Adnan Oktar (Harun Yahya)
ği dir, (de mek ki) gön de ri len (el çi)ler doğ ru söy le miş." (Ya sin
Su re si, 52)
Ger çek olan vaat yak laş mış tır, iş te o za man, in kar eden le rin göz -
le ri yu va la rın dan fır la ya cak: "Ey vah lar bi ze, biz bun dan tam bir
gaf let için dey dik, ha yır, biz ler za lim kim se ler dik" (di ye cek ler).
(En bi ya Su re si, 97)
"Eyvah" sözü, yaşadıkları büyük panik, korku ve pişmanlığın bir
ifadesidir. Çünkü hayatları boyunca kendilerini ahiretle uyarıp
korkutan kişilerin doğru söylediklerini, yeniden dirildikleri günle
birlikte anlarlar. Dolayısıyla kendilerine vaat edilen diğer şeylerin
de sırasıyla başlarına geleceğini biliyorlardır artık. Şimdi, gerçekle-
şeceğine inanmadıkları bu azaba sürükleneceklerdir ve kaçıp kur-
tulmalarının da imkanı yoktur.
İn kar eden ler, di ri li şin ar dın dan Al lah'ın hu zu ru na çı ka rı lır lar.
Ar tık tüm yap tık la rın dan sor gu ya çe ki le cek ler ve bu he sa ba gö re
hak la rın da ki hü küm ve ri le cek tir. Bu nun için ken di le ri gi bi dün ya -
da Al lah'ın sı nır la rı nı ta nı ma yan, bü yük lük tas la ya rak ha re ket
eden in san la rın tü müy le be ra ber Al lah'ın hu zu ru na ge ti ril miş ler -
dir:
Sur'a üfü rü le ce ği gün, ar tık siz dal ga dal ga ge le cek si niz. (Ne be
Su re si, 18)
İşte bu hesap günü inkarcılar, hiçbir şeyin Allah'ın rızasını ka-
zanmaktan ve O'nun azabından korunmaktan daha önemli olma-
dığını anlarlar. Allah'ın gücünün ve varlığının delilleri son derece
açıkken ve Allah, Kendi rızasını kazanmanın yollarını göstermiş-
ken, bu fırsatı nasıl kaçırdıklarını düşündükçe, yaşadıkları pişman-
lık şiddetlenir. Konuşmalarından içlerinde yaşadıkları pişmanlık
açıkça hissedilir:
63