Page 128 - Tevrat'ta Kuran'a Uygun Sevgi Sözleri
P. 128
126 TEVRAT'TA KURAN'A UYGUN SEVGİ SÖZLERİ
Binlerce kişinin biraraya gelip yapamadığını şuursuz atomlar nasıl yapsın?
Gözün gördüğünden daha ilkel bir görüntüyü oluşturan alet tesadüfen olu-
şamıyorsa, gözün ve gözün gördüğü görüntünün de tesadüfen oluşamayacağı
çok açıktır. Aynı durum kulak için de geçerlidir. Dış kulak, çevredeki sesleri
kulak kepçesi vasıtasıyla toplayıp orta kulağa iletir; orta kulak aldığı ses titre-
şimlerini güçlendirerek iç kulağa aktarır; iç kulak da bu titreşimleri elektrik
sinyallerine dönüştürerek beyne gönderir. Aynen görmede olduğu gibi duyma
işlemi de beyindeki duyma merkezinde gerçekleşir.
Gözdeki durum kulak için de geçerlidir, yani beyin, ışık gibi sese de kapa-
lıdır, ses geçirmez. Dolayısıyla dışarısı ne kadar gürültülü de olsa beynin içi ta-
mamen sessizdir. Buna rağmen en net sesler beyinde algılanır. Ses geçirmeyen
beyninizde bir orkestranın senfonilerini dinlersiniz, kalabalık bir ortamın tüm
gürültüsünü duyarsınız. Ama o anda hassas bir cihazla beyninizin içindeki ses
düzeyi ölçülse, burada keskin bir sessizliğin hakim olduğu görülecektir. Net
bir görüntü elde edebilmek ümidiyle teknoloji nasıl kullanılıyorsa, ses için de
aynı çabalar onlarca yıldır sürdürülmektedir. Ses kayıt cihazları, müzik setleri,
birçok elektronik alet, sesi algılayan müzik sistemleri bu çalışmalardan bazıla-
rıdır. Ancak tüm teknolojiye, bu teknolojiyi üretmek için çalışan binlerce mü-
hendise ve uzmana rağmen kulağın oluşturduğu netlik ve kalitede bir sese
ulaşılamamıştır.
En büyük müzik sistemi şirketinin ürettiği en kaliteli müzik setini düşü-
nün. Sesi kaydettiğinde mutlaka sesin bir kısmı kaybolur veya az da olsa mut-
laka parazit oluşur veya müzik setini açtığınızda daha müzik başlamadan bir
cızırtı mutlaka duyarsınız. Ancak insan vücudundaki teknolojinin ürünü olan
sesler son derece net ve kusursuzdur. Bir insan kulağı, hiçbir zaman müzik se-
tinde olduğu gibi cızırtılı veya parazitli algılamaz; ses ne ise tam ve net bir bi-
çimde onu algılar. Bu durum, insan yaratıldığı günden bu yana böyledir.
Şimdiye kadar insanoğlunun yaptığı hiçbir görüntü ve ses cihazı, göz ve kulak
kadar hassas ve başarılı birer algılayıcı olamamıştır. Ancak görme ve işitme
olayında, tüm bunların ötesinde, çok büyük bir gerçek daha vardır.