Page 136 - Hücredeki Mucize
P. 136
134 HÜCREDEK‹ MUC‹ZE
mant›ksal olarak mümkün de¤ildir. Çünkü "ak›l gösterisi" yapt›klar›n› söyledi-
¤imiz hücre parçac›klar›, birer molekül y›¤›n›ndan baflka bir fley de¤ildirler.
Yapt›klar› ifller dikkate al›nd›¤›nda herbirinin sofistike bir biçimde "düflünebil-
meleri" gerekir, ama bir beyinleri yoktur. Asl›nda hiçbir fleyleri yoktur; ne
gözleri, ne kulaklar›, ne dokunma duyular›, ne de sinir sistemleri vard›r. Bun-
lar ard› ard›na dizilmifl amino asitlerden oluflan kimyasal zincirlerden baflka
bir fley de¤ildirler.
Ama; görme, duyma, hissetme, düflünme, karar verme yetene¤inden yok-
sun olan bu kimyasal bileflikler, oldukça ihtiflaml› bir "ak›l gösterisi" sergile-
mektedirler.
O zaman flu soruyu sormam›z gerekir: Bu akl›n kayna¤› nedir?
Akl›n Görünmez Kayna¤›
Kitaba bafllarken bir uzaktan kumandal› araba örne¤i vermifltik. Araban›n
yapt›¤› bilinçli manevralar, gerçekte onu kumanda eden kiflinin akl›n›n birer
ürünüydü, ama baz› "dar kafal›" insanlar, bunu anlamakta güçlük çekiyorlar-
d›. Kumandaya sahip olan kifliyi göremedikleri için, onun varl›¤›n› kabul et-
miyorlar, bu yüzden araban›n "ak›ll›" hareketlerini aç›klayabilmek için türlü
teoriler gelifltiriyorlard›.
Bu kifliler araban›n hareketleri konusunda bir rapor yazsalar, muhtemelen
flöyle yazarlard›: "Araba, h›z ve yön ayarlar›n› büyük bir baflar› ile düzenle-
mekte, virajlar› dönme, çukurlardan kaç›nma, yolu takip etme gibi fonksiyon-
lar› en ideal flekilde gerçeklefltirmektedir."
Ancak, dikkat edilirse, bu oldukça yetersiz ve yüzeysel bir anlat›md›r. As-
l›nda flöyle denmesi gerekir: "Arabay› kumanda eden kifli, h›z ve yön ayarlar›-
n› büyük bir baflar› ile düzenlemektedir. Bir an için bile araban›n kumandas›-
n› b›rakmad›¤› için, virajlar› dönme, çukurlardan kaç›nma, yolu takip etme gi-
bi fonksiyonlar› en ideal flekilde gerçeklefltirmektedir."
Aç›kça görüldü¤ü gibi, her iki anlat›mda da ayn› olaylar tarif edilmektedir,
ama aralar›nda çok büyük bir fark vard›r. Birincisi, yüzeysel düflünen ve dar
ufuklu bir gözlemcinin kullanaca¤› bir üsluptur. ‹kincisi ise, karfl› karfl›ya ol-
du¤u olay›n iç yüzünü kavram›fl olan bir gözlemcinin kullanaca¤› üsluptur.
Hücrede, ya da do¤an›n baflka herhangi bir parças›nda, ortaya ç›kan ak›l,
"kendi kendine" oluflan bir ak›l de¤ildir. Tüm varl›klar, Allah taraf›ndan ken-
dilerine emredilen ifli yapmaktad›rlar ve bu ifllerde ortaya ç›kan ak›l, Allah'›n
akl›d›r.
Balar›s› ile ilgili bir ayet, bu konuda bize önemli bir yol göstermektedir:
Rabbin bal ar›s›na vahyetti: Da¤larda, a¤açlarda ve onlar›n kurduklar›
çardaklarda kendine evler edin. Sonra meyvelerin tümünden ye, böyle-