Page 352 - Sayın Adnan Oktar ve Arkadaşlarımıza İsnat Edilen Suçlamalar ve Cevapları
P. 352
SAYIN ADNAN OKTAR VE ARKADAŞLARIMIZA İSNAT EDİLEN SUÇLAMALAR VE CEVAPLARI
lamıştır. Sayın Adnan Oktar aynı zamanda birçok art niyetli kesim tarafından sürekli körüklenen
toplumumuzdaki farklı kesimlerin arasını açma provokasyonunun önündeki en büyük engel ol-
muştur. Türk-Kürt, Alevi-Sünni ayrışması gibi konulara akılcı çözümler getirmiştir.
16. Sayın Adnan Oktar Roman kardeşlerimizin de toplumda ikinci sınıf vatandaş gibi değer-
lendirilmelerinin önüne geçmiş, bu kardeşlerimizin kültürlerindeki zenginliği ve güzelliği övmüş,
programlarında Roman sokak sanatçılarını ağırladığı gibi, düzenlediği iftar davetlerinde de Kiba-
riye gibi Roman toplumunun ünlü seslerine ev sahipliği yapmıştır. Romanlarla beraber Laz, Çer-
kes, Arnavut, Azeri, Kürt, Türk, Ermeni, Süryani, Arap tüm vatandaşlarımızın birinci sınıf vatandaş
olduklarını her fırsatta vurgulamış ve farklı etnik kimlikte olan kesimlere karşı düşmanlık ve nef-
retin önlenmesi için çalışmalar yürütmüştür.
17. Sayın Adnan Oktar, İŞİD, El-Kaide gibi İslam Dini’nin ismini kullanarak İslam’a tam aykırı
çizgide eylemler yapan terör örgütlerini sert bir üslupla defalarca eleştirmiş, bu tür örgütlerin
İslam ile hiç bir ilgisi olmadığını aksine aşırıcılık yanlısı radikal yapılar olduğunu sürekli olarak
her fırsatta dile getirmiştır. Bu hususta uluslararası dergi ve gazetelerde makaleler yayınlamıştır.
“İslam Terörü Lanetler” isimli kitabında da yine bu konulara ayrıntılı olarak değinmiş, ve bu eseri-
ni 11 Eylül sonrası İslamofobi’nin yaygın görüldüğü ABD’deki temsilciler meclisi üyeleri ve kongre
üyelerine, Charlie Hebdo saldırısı sonrası ise Fransa’daki siyasetçi ve siyasal bilimcilere ücretsiz
olarak göndermiştir. İslam Dini’nde ya da Kuran hükümlerinde korkulacak hiçbir şey olmadığını,
İslam’ın barış dini olduğunu, İslam Dini’nde bir kişiyi öldürmenin tüm insanları öldürmek gibi ol-
duğunu ve Kuran ahlakının yaygınlaşmasının radikalizme ve aşırıcılığa karşı tek çözüm olduğunu
anlatmıştır.
18. Sayın Adnan Oktar ülkemizin ve devletimizin sadece menfaatlerini kollamakla kalmayıp,
uzun vadedeki menfaatlerini de düşünerek sağlam ve diri bir Türk Gençliği yetişmesi yönünde
tavsiyelerde bulunmuştur. Her fırsatta ülkemizin geleceği için, Atatürk’ün hayalindeki gibi Türk
Gençliği’nin Avrupa’ya ve tüm dünyaya model teşkil etmesi için, sağlıklı beslenmelerinin, spor
yapmalarının, neşeli ve rahat olmalarının, danstan müzikten bilimden kopuk yaşamamalarının, te-
mizliklerine ve giyimlerine özen göstermelerinin önemine değinmiş, ülkemizin geleceği olan genç-
lerin eğitim ve yaşam kalitesi için ciddi bir çaba göstermiştir. Televoleci, hazırcı, egoist, çıkarcı bir
gençlik oluşmasına karşın milli eğitim seferberliğinin ilan edilmesini teklif etmiştir.
19. Sayın Adnan Oktar şehitliğin çok yüce bir makam olduğunu sürekli vurgulayarak, şehit
cenazeleri sonrasında yaşanan olumsuz havayı değişmiştir. Şehitlik makamı artık özlem duyulan,
seve seve ulaşılmak istenen bir makam olmuştur. Aynı zamanda şehit ailelerine verilmesi gereken
öneme de dikkat çekmiştir Örneğin, bir mahallede bir şehit ailesi varsa bütün mahallenin o aileye
bakmaktan, o ailenin bir eksiğini bırakmamaktan sorumlu olduğunu söylemiştir. Şehit cenazele-
rinin mutlaka çok kalabalık olması gerektiğini belirtmiş ve kendisinin bu hususa dikkat çekme-
si üzerine şehit cenazeleri kalabalıklaşmıştır. Ayrıca, TV programlarında her gün şehitlerimizin
resimlerini gösterip tek tek halkımıza tanıtmış ve bu bölüm sohbet programlarının en geniş yer
tutan bölümlerinden biri olmuştur. Şehit cenazelerinde Chopin’in Cenaze Marşı çalınması yerine,
tekbirlerle ve Mehter marşlarıyla cenaze töreninin yapılmasını teklif etmiştir.
20. Sayın Adnan Oktar yıllardır muhafazakar kesim tarafından yılbaşı kutladığı, evine çam
352