Page 151 - Rahman ve Rahim Olan Allah'ın Adıyla
P. 151

Harun Yahya



              larda bile- umut ve neflelerinden hiçbir fley kaybetmezler.
              Çünkü bilirler ki, Allah'a s›¤›nman›n rahatl›¤›n›, huzurunu,
              kalplerine verdi¤i sevinç ve coflkuyu baflka hiçbir yolla elde
              edemeyeceklerdir. Bu da tevazu ve güzel ahlak› yaflamalar›n›
              sa¤layan ve dünya hayat› boyunca onlar› daima Allah'a yak-
              laflt›ran en büyük nimetlerden biridir. Onlar, dua ettiklerinde,
              Rabbimiz'e içten yöneldiklerinde ve zorlukla karfl›laflt›klar›n-

              da her zaman Allah'la beraber olduklar›n› bilirler. Rabbi-
              miz'in kendilerini duyup, Kendisi'ne kat›ks›zca yönelen kul-
              lar› için ebedi ve eflsiz cenneti haz›rlamakta oldu¤una hiçbir
              flüpheye kap›lmadan iman ederler. Bediüzzaman, müminle-
              rin dua ederek Allah'a karfl› gösterdikleri bu derin teslimiye-
              ti ve Allah'a yönelmelerinin kendilerine yaflatt›¤› iç rahatl›¤›-
              n› bir sözünde flu flekilde aç›klamaktad›r.

                   "Duan›n en güzel, en latif, en leziz, en haz›r meyvesi, neticesi flu-
                   dur ki: Dua eden adam bilir ki, birisi var ki onun sesini dinler,
                   derdine derman yetifltirir, ona merhamet eder, O'nun Kudret Eli
                   herfleye yetiflir. Bu büyük dünya han›nda o yaln›z de¤il, bir Kerim
                   Zat var, ona bakar, ünsiyet eder. Hem onun hadsiz ihtiyacat›n› ye-
                   rine getirebilir ve onun hadsiz düflmanlar›n› defedebilir bir Zat›n
                   huzurunda kendini tasavvur ederek, bir ferah, bir inflirah duyup,
                   dünya kadar a¤›r bir yükü üzerin-
                   den at›p "Elhamdülillahi Rab-
                   bi'l-alemin" der."
                   (Mektubat, s. 291)












                                              9
                                             4
                                           1 149
   146   147   148   149   150   151   152   153   154   155   156