Page 99 - Kuran Ahlakında Fedakarlığın Önemi
P. 99
Adnan Oktar (Harun Yahya)
ken di sa vun duk la rı za lim sis tem ler se bep ol muş tur. Bu ne den le tüm
bun la rı iyi lik le re dö nüş tür mek de yi ne in sa nın so rum lu luğun da dır.
Ku ran'da em re di len ah la ki özel lik ler ya şan dığı tak dir de dün ya üze -
rin de ki her tür lü fe sat ko lay lık la or ta dan kal dı rı la bi le cek tir. Al lah, Ku -
ran ayet le riy le böy le bir du rum kar şı sın da "için de bu lun duk la rı re fa -
hın pe şi ne dü şen" in san la rın zul me den ler ol duk la rı nı bil dir miş, fa zi -
let ve vic dan sa hi bi in san la ra fe da kar lığı, so rum lu luk üst len me yi ve
bu yön de ça ba har ca ma yı em ret miş tir:
Sizden önceki nesillerden onlardan kurtardığımızdan pek azı
dışında yeryüzünde bozgunculuğu önleyecek fazilet sahibi
kişiler bulunmalı değil miydi? Zulmedenler ise, içinde bulun-
dukları refahın peşine düştüler. Onlar, suçlu-günahkarlardı.
(Hud Suresi, 116)
Al lah, ken di re fah la rı nın pe şi ne dü şen in san la rı gös ter dik le ri bu
ah lak ne de niy le uyar mak ta dır. Vic dan ve fa zi let sa hi bi Al lah'tan kor -
kan kim se le rin, in san la rın ya şa dık la rı bu sı kın tı la rı gö rüp da ha son ra
göz ar dı et me le ri sa de ce ken di ta sa la rı nın pe şi ne düş me le ri, kü çük
dün ya men fa at le ri uğ ru na Ku ran ah la kı nın ge reği olan bu so rum lu -
luk la rı nı bir ke na ra bı ra ka bil me le ri müm kün değil dir. Al lah, ne yap -
ma sı ge rek tiği ni çok iyi bil diği hal de, zor gör düğü ve baş ka la rı na bı -
rak tığı için so rum lu luk tan ka çan bir kim se yi yap tık la rın dan do la yı
ahi ret te so rum lu tu ta bi lir.
Böy le bir du rum da ki şi nin yal nız ca ken di sin den değil, diğer
Müs lü man la rı da bir lik olup, gü zel ah la kın tüm yer yü zü ne ya yıl ma sı,
zu lüm le rin ve ka rı şık lığın so na er me si için ça ba har ca ma ya çağır ma sı,
on la rı da teş vik edip ha re ke te ge çir me si ge re kir. Al lah bu ko nu yu "...
Mü min le ri ha zır la yıp-teş vik et..." (Ni sa Su re si, 84) aye tiy le in san la ra
bil dir miş tir.
97