Page 245 - Karanlık Tehlike Bağnazlık
P. 245

Adnan Oktar
                                       (Harun Yahya)





             yacak bir varlık haline getirmiş hem de yine aynı sebeple dini
             anlatabilme imkanını elinden almıştır.

                 Bir düşünün. Kendine bakım yapmaktan aciz, temizliğine hiç
             önem vermeyen, cahil, yüzündeki tüyleri temizlemeyi dahi akıl ede-
             meyen  ve o haliyle insanların arasına girmekten utanmayan birinin
             güya Müslüman kadın olarak temsil edildiği bu modeli hangi kadın
             yaşamak ister? Ya da kim böyle birinin kendisine dini anlatmasını

             arzu eder? Dinin kendine güya "güzel, temiz, bakımlı cazibeli olmayı
             yasakladığına" inanan aksinde Allah'ın lanetine uğrayacağını düşü-
             nen bir kadın nasıl böyle bir dine yanaşabilir? Müslüman olmasa
             bile, İslam'a ve Müslümanlara nasıl sevgi
             duyabilir?

                 İşte özellikle Batılı toplumlarda
             İslam'ın adeta uzak durulması

             gereken karanlık bir din olarak
             algılanmasının       temelindeki
             sebeplerden biri budur. Bağ-
             nazlar bazı Müslüman kadınla-
             rı Kuran'da kesinlikle olmayan,
             tamamen uydurma bir modelin

             içine hapsetmişler, böylece ger-
             çek İslam'ı yaşamalarını ve tebliğ
             etmelerini engellemişlerdir. Oysa
             bir Müslüman kadın, sözle

             Kuran'daki güzel ahlakı, barışı,
             sevgiyi anlatmakla yükümlü
             olduğu gibi, bunu hal ve tavır-
             la da göstermek, yani yaşamak-
             la sorumludur. Müslümanlı-
             ğın güzellik olduğu-





                                               243
   240   241   242   243   244   245   246   247   248   249   250