Page 89 - Karanlık Tehlike Bağnazlık
P. 89

Adnan Oktar
                                        (Harun Yahya)













                    leri de yine bu kültür çerçevesinde belirlenir. Docksai
                    bu durumu şöyle tarif eder:



                     "Gerçekte, kabileler içindeki kimlik Arap dünyasında
                     hala arka planda güçlü bir etken olarak varlığını sür-
                     dürür ve bu durum Ortadoğu toplumlarında bireysel
                     özgürlüğün gelişmesinde sarp bir engel teşkil edecek-
                     tir."[ii]


                     Kabileci kültürün yanlış değer yargıları, kan davaları gibi
                 şiddetin sözde meşru görülmesine sebep olduğu gibi kadınlar
                 üzerindeki baskıyı da artıran bir durumdur. Çeşitli İslam top-
                 lumlarında kızlar ve kadınlar, sözde iffetlerini koruma baha-
                 nesiyle aileleri tarafından jenital operasyona mecbur bırakılır,

                 istemedikleri insanlarla evlenmeye mecbur edilir, kocalarının
                 adeta kölesi haline getirilerek onlardan izinsiz, değil seyahate,
                 alışverişe bile çıkamaz, her türlü şiddete maruz kalır, araç kul-
                 lanamaz, seçme ve seçilme hakkına sahip olamaz, eğitimden,
                 ekonomik hayattan uzak tutulur.

                     Bunlar salt kabile kültüründeki erkek egemen zihniyetin

                 fayda ve çıkarlarını gözetme, onun kompleks ve kıskançlık
                 güdülerini bastırma amacıyla ortaya atılmış uydurma kural ve
                 uygulamalardır. Bu safsatalar zamanla toplumsal ve dini
                 kurallara hatta devlet kanunlarına dönüşmüştür. Ne yazık ki
                 bugün geniş ölçekte İslam dünyasını sözde bu ilkel ve vahşi
                 zihniyet temsil ediyor. Bu zihniyetin ortaya koyduğu çirkin

                 tablo da büyük bir haksızlıkla İslam'a ve Kuran'a malediliyor.





                                               87
   84   85   86   87   88   89   90   91   92   93   94