Page 101 - Hayatın Gerçek Kökeni
P. 101

Gerçek Do¤a Tarihi -II-

                 Tüylerin Yarat›l›fl›
                 Öte yandan, kufl tüylerinde hiçbir evrimsel süreçle aç›klanamayacak
             kadar kompleks bir yarat›l›fl vard›r. Tüylerin ortas›nda hepimizin bildi¤i
             uzun ve sert bir boru vard›r. Bu borunun her iki taraf›ndan yüzlerce tüy
             ç›kar. Boylar› ve yumuflakl›klar› farkl› olan bu tüyler kufla aerodinamik
             özellik kazand›r›r. Ancak daha da ilginç olan›, bu tüylerin her birinin üze-
             rinde de, "tüycük" denilen ve gözle görülemeyecek kadar küçük olan çok
             daha küçük tüylerin bulunmas›d›r. Bu tüycüklerin üzerinde ise, "çengel"
             ad› verilen minik kancalar vard›r. Bu kancalar sayesinde her tüycük birbi-
             rine sanki bir fermuar gibi tutunur.
                 Turna kuflunun tek bir tüyünün üzerinde, tüy borusunun her iki ya-
             n›nda uzanan 650 tane incecik tüy vard›r. Bunlar›n her birinde ise 600 adet
             karfl›l›kl› tüycük bulunur. Bu tüycüklerin her biri ise, 390 tane çengelle bir-
             birlerine ba¤lan›r. Çengeller bir fermuar›n iki taraf› gibi birbirine kenetlen-
             mifltir. Çengeller herhangi bir flekilde birbirinden ayr›l›rsa, kuflun bir sil-
             kinmesi veya daha a¤›r hallerde gagas›yla tüylerini düzeltmesi tüylerin
             eski haline dönmesi için yeterlidir.
                 Tüylerin bu kompleks yap›s›n›n, rastlant›sal mutasyonlar sonucunda
             sürüngen pulundan evrimleflti¤ini savunmak, hiçbir bilimsel temeli olma-
             yan dogmatik bir inan›fltan baflka bir fley de¤ildir. Nitekim neo-Darwi-
             nizm'in duayenlerinden biri olan Ernst Mayr, bu konuda y›llar önce flu iti-
             rafta bulunmufltur:
                 Duyu organlar›, örne¤in bir omurgal› gözünün ya da bir kuflun tüyleri gibi ku-
                 sursuzca dengelenmifl sistemlerin rastlant›sal mutasyonlar sonucunda geliflebi-
                 lece¤ini varsaymak, bir insan›n inand›r›c›l›¤› üzerinde ciddi bir s›n›rlamad›r. 123
                 Tüylerdeki bu yarat›l›fl, Charles Darwin'i de çok düflündürmüfl, hatta
             tavus kuflu tüylerindeki mükemmel estetik, kendi ifadesiyle Darwin'i "hasta
             etmifl"tir. Darwin, arkadafl› Asa Gray'e yazd›¤› 3 Nisan 1860 tarihli mektup-
             ta "Gözü düflünmek ço¤u zaman beni teorimden so¤uttu. Ama kendimi za-
             manla bu probleme al›flt›rd›m." dedikten sonra flöyle devam eder: "fiimdiler-
             de ise do¤adaki baz› belirgin yap›lar beni çok fazla rahats›z ediyor. Örne¤in
             bir tavus kuflunun tüylerini görmek, beni neredeyse hasta ediyor." 124
                  K›sacas›, kufl tüyleri ile sürüngen pullar› aras›ndaki büyük yap›sal
             farklar ve kufl tüylerinin son derece kompleks yap›s›, tüylerin pullardan
             evrimleflti¤i iddias›n› tümüyle temelsiz b›rakmaktad›r.



                                              99
   96   97   98   99   100   101   102   103   104   105   106