Page 44 - Hz. İsa (as) Gelecek
P. 44

42                     HZ. İSA (A.S.) GELECEK


            özlemi içindedirler. Mevcut sistemin, ancak bu ahlakla bütün-
            leştiği zaman adalet sağlayabileceği, bozuklukların ancak bu
            ahlaka sahip kişiler tarafından düzeltilebileceği artık açıkça
            gözükmektedir.
              Nitekim Allah önceki kavimlere de, aynı sosyal çöküntü son-
            rasında kurtarıcılar göndermiş ve sıkıntının ardından çok
            büyük bir bolluk, bereket ve zenginlik vermiştir. Allah korkup
            sakınan toplumlara bolluk ve bereket vereceğine bir ayetinde
            şöyle işaret etmektedir:
                Eğer o ülkeler halkı inansalardı ve korkup-sakınsalardı,
                gerçekten üzerlerine hem gökten, hem yerden (sayısız)
                bolluklar (bereketler) açardık; ancak onlar yalanladılar,
                Biz de onları kazanageldikleri nedeniyle yakalayıverdik.
                (Araf Suresi, 96)
              Ayetlerde haber verildiği gibi, barışın, huzurun, bolluğun ve
            bereketin tek yolu, İslam ahlakının yaşanmasıdır. Bu, geçmiş
            kavimlerde bu şekilde olmuştur, bundan sonraki kavimlerde
            de bu şekilde olacaktır. İslam ahlakının olmadığı yerde, adale-
            tin, güvenliğin, istikrarın gerçek anlamda hakim olması imkan-
            sızdır. Bu, Allah'ın bir kanunudur. Allah'ın kanunlarında hiçbir
            değişiklik olmadığı ise Kuran'da şöyle haber verilir:
                "... Ancak onlara uyarıcı-korkutucu geldiğinde, nefret-
                lerinden başkasını arttırmadı. (Hem de) Yeryüzünde
                büyüklük taslayarak ve kötülüğü tasarlayıp düzenleye-
                rek. Oysa hileli düzen, kendi sahibinden başkasını sarıp-
                kuşatmaz. Artık onlar öncekilerin kanunundan başkası-
                nı mı gözlemektedirler? Sen, Allah'ın kanununda kesin-
                likle bir değişiklik bulamazsın ve sen, Allah'ın kanunun-
                da kesinlikle bir dönüşüm de bulamazsın." (Fatır
                Suresi, 42-43)
   39   40   41   42   43   44   45   46   47   48   49