Page 210 - Kuran'da Temel Kavramlar
P. 210
KURAN’DA TEMEL KAVRAMLAR
l
da tut ma sı de mek de ğil dir. Ak si ne, mü min olay a rın içi ne gi rer,
l
l
l
l
di ni il gi en di ren her tür ü so rum u u ğu üze ri ne alır. İş te te vek -
l
l
kü ün ger çek an a mı bu ra da or ta ya çık mak ta dır: Mü min, ken di
i
l
yap tı ğı fi l e ri de ger çek te Allah'ın yap tır dı ğı nı, ken di var ı ğı nın
l
l
kont ro ü nün de Allah'ın elin de ol du ğu nu bil mek te ve O'nu ve -
kil edi ne rek bir işe gi riş mek te dir.
Peygamberlerin Kuran'da aktarılan bazı duaları bu konuyu
anlamamıza yardımcı olabilir. Neml Suresi'nin 19. ayetinde,
Hz. Süleyman (as)'ın, "Rabbim, bana, anne ve babama ver-
diğin nimete şükretmemi ve hoşnut olacağın salih bir
amelde bulunmamı ilham et ve beni rahmetinle salih
kulların arasına kat" dediği bildirilmektedir. Bu dua, Hz.
Süleyman (as)'ın kendi fiillerinin de Allah'ın kontrolünde oldu-
ğunu bildiğini ve O'nun rızasına uygun işler yapabilmeyi yine
Allah'tan istediğini göstermektedir.
İşte tevekkülün ardındaki mantık da budur. Mümin, kendisi
de dahil olmak üzere tüm varlıkların Allah'ın denetiminde
olduğunu bilmekte ve hem dış dünyayı hem de kendi beden ve
ruhunu Allah'a emanet etmekte, bunların kontrolü için Allah'ı
vekil tutmaktadır. Bu durumda ortaya dünyanın en korkusuz,
en güvenli, en rahat, en güçlü insanı çıkar. Tevekkülü yaşayan
mümin, cesur ve azimli, rahat ve sakindir. Kuran'da peygam-
berlerin ve müminlerin sahip oldukları bu gerçek tevekkülün
pek çok örneği verilir. Hz. Nuh (as), üstün ahlakı ve tevekkü-
lüyle Kuran'da örnek gösterilen peygamberlerden biridir:
On a ra Nuh'un ha be ri ni oku. Ha ni kav mi ne de miş ti ki:
l
l
l
"Ey kav mim, be nim ma ka mım ve Allah'ın ayet e riy e
208