Page 471 - Kuran Bilgisi
P. 471
(Bunlar) Allah’tan bir farzd›r. fiüphesiz Allah, bilendir, hüküm ve hikmet
sahibi oland›r. Efllerinizin, e¤er çocuklar› yoksa, geride b›rakt›klar›n›n
yar›s› sizindir. fiayet çocuklar› varsa, -onunla yapacaklar› vasiyetten ya
da (ay›racaklar›) borçtan sonra- bu durumda b›rakt›klar›n›n dörtte biri si-
zindir. Sizin çocu¤unuz yoksa, geriye b›rakt›klar›n›zdan dörtte biri onla-
r›n (kad›nlar›n›z›n)d›r. E¤er sizin çocu¤unuz varsa geriye b›rakt›klar›n›z-
dan sekizde biri onlar›n (kad›nlar›n›z›n)d›r. (Yine bu hükümler,) Edece¤i-
niz vasiyet veya (varsa) borcun düflülmesinden sonrad›r. Miras› aranan
erkek ya da kad›n, çocu¤u ve babas› olmayan bir kimse olup erkek veya
k›z kardefli bulunursa onlardan her biri için alt›da bir vard›r. E¤er bundan
fazla iseler, bu durumda -kendisiyle yap›lan vasiyette ya da (varsa) borç-
tan sonra- üçte bir’de -zarara u¤rat›lmaks›z›n onlara ortakt›rlar. (Bu size)
Allah’tan bir vasiyettir, Allah, bilendir, (kullara) yumuflak oland›r. (Nisa
Suresi, 11-12)
Sizden birinize ölüm gelip çatt›¤› zaman, e¤er geride bir hay›r b›rakm›flsa,
anaya, babaya ve yak›n akrabaya bilinen (uygun, meflru) bir tarzda vasi-
yette bulunmas› -Allah’a karfl› gelmekten sak›nanlara bir hak olarak- size
yaz›ld› (farz k›l›nd›). Bundan böyle kim onu (vasiyeti) iflittikten sonra de-
¤ifltirirse, günah› elbette onu de¤ifltirenlerin üzerinedir. fiüphesiz Allah,
iflitendir, bilendir. Bunun yan›nda, kim, vasiyet edenin haks›zl›¤a e¤ilim
gösterece¤inden ya da günaha girece¤inden korkup da ikisinin (tarafla-
r›n) aras›n› bulup-düzeltirse, art›k ona günah yoktur. Gerçekten Allah, ba-
¤›fllayand›r, esirgeyendir. (Bakara Suresi, 180-182)
VAS‹YETTE fiAH‹T OLUNMASI
Ey iman edenler, sizden birinize ölüm gelip çatt›¤› zaman, vasiyet haz›r-
lan›fl›nda, aran›zda içinizden adaletli iki kifliyi (flahid tutun.) Veya yolcu-
lukta olup size ölüm musibeti gelip çatarsa, sizden olmayan baflka iki ki-
fliyi (flahid tutun. ‹kisini) fiayet kuflkulanacak olursan›z namazdan sonra
al›koyars›n›z, onlar da (size): “Akraba dahi olsa onu (yeminimizi) hiç bir
de¤ere de¤ifltirmeyece¤iz ve Allah’›n flahidli¤ini gizlemeyece¤iz. Aksi
takdirde biz elbette günahkarlardan oluruz.” diye Allah ad›na yemin et-
sinler. E¤er o ikisi aleyhinde kesin olarak günah› hak ettiklerine iliflkin bil-
gi sahibi olunursa, bu durumda haks›zl›¤a u¤rayanlardan iki kifli -ki bun-
lar buna daha hak sahibidirler- öbürlerinin yerine geçerler ve: “Bizim fle-
hadetimiz o ikisinin flehadetinden flüphesiz daha do¤rudur. Biz haddi afl-
mad›k, yoksa gerçekten zulmedenlerden oluruz” diye Allah’a yemin
ederler. (Maide Suresi, 106-107)
- 444 -