Page 103 - Münafığın Sırları
P. 103

Harun Yahya (Adnan Oktar)                101


            lında Allah'ın büyük bir mucizesidir. Zira aynı ayetleri okuyor
            olmalarına rağmen ortaya bambaşka iki ruh hali çıkmaktadır;
            mümin ayetlerdeki hikmetleri görürken, münafık onları hiçbir
            şekilde kavrayamamaktadır. Hatta bu kavrayışsızlığını belki de
            farkedememekte ve Kuran'ı çok iyi anladığını zannetmektedir.
               Bu mucizenin nasıl gerçekleşiği Kuran'da şöyle açıklanır:

                Kur'an okuduğun zaman seninle ahirete inanmayan-
                lar arasında görünmez bir perde kıldık. Ve onların
                kalbleri üzerine, onu kavrayıp anlamalarını engelle-
                yen kabuklar, kulaklarına da bir ağırlık koyduk. Sen
                Kur'an'da sadece Rabbini "bir ve tek" (ilah olarak)
                andığın zaman, 'nefretle kaçar vaziyette' gerisin ge-
                riye giderler. (İsra Suresi, 45-46)



                Kuran'ı açıkça inkar etmezler
                Münafıkların kendilerine has son derece garip ve çarpık
            bir mantıkları vardır, aynen şeytanın son derece esrarengiz ve
            sapkın bir mantığa sahip olması gibi.
                Münafıklarda tecelli eden bu 'şeytani mantık', kendini istis-
            nasız her konuda gösterir. Kuran'a karşı bakış açılarında da bu
            mantık işlemeye devam eder: Kuran'ı tam anlamıyla inkar

            etmezler, fakat ona gerçek anlamda bir inançları da yoktur. Bu
            da oldukça çarpık bir davranıştır, zira akıl ve vicdan sahibi her
            insan Allah'ın kitabına uyması gerektiğini bilir. Ayetlerin bazısı-
            nı uygulayıp bazısına uymakta gevşek davranmak, hiç kuşkusuz
            şaşkınlıkla karşılanacak bir tutumdur. Vicdani muhakemeleri
            onlara Kuran'ı uygulamaları gerektiğini söylerken, nefisleri
            Kuran'a karşı büyüklenmeyi daha cazip hale getirir. Ayetleri
   98   99   100   101   102   103   104   105   106   107   108