Page 66 - Münafığın Sırları
P. 66
64 MÜNAFIĞIN SIRLARI
Münafıklar ise Kuran'da, "... Allah onların şüphesiz ya-
lancı olduklarına şahidlik etmektedir" (Tevbe Suresi, 107)
ayetiyle bildirildiği gibi sürekli olarak yalan söylemektedirler.
Yalan, samimiyetsizliklerinin açık bir belirtisidir. Ayrıca sürek-
li yalan söylemeleri kendi karanlık ruh halleri açısından çok do-
ğaldır. Çünkü kalplerinde hiç yaşamadıkları bir sistemin içeri-
sinde hayatlarını sürdürmektedirler. Mümin gibi davranmak,
içinde yaşadıkları topluluğa karşı durup dinlenmeksizin rol yap-
malarına neden olmakta, 'bir mümin gibi' yaşadıklarını, doğru
olmasa da kanıtlamaları gerekmektedir. Bu durum ise kendile-
rini, gerçekte hissetmedikleri, yani kalplerinde olmayan şeyle-
ri, ağızları ile söylemelerine mecbur kılmaktadır. Onların bu
durumları Kuran'da şöyle haber verilir:
... Kalplerinde olmayanı ağızlarıyla söylüyorlardı...
(Al-i İmran Suresi, 167)
Nitekim münafıkların en bilinen yalan örneği, mümin ol-
madıkları halde "müminim" demeleridir. Çıkarları uğruna ko-
layca yalan söylerler ve karşılarındakileri aldatmaya çalışırlar.
Yalanlarını söylerken de, Allah'ın adını zikrederek, O'nu şahit
getirmeye kalkışırlar. Bu kişilerle ilgili olarak bir ayette şöyle
buyrulmaktadır:
İnsanlardan öylesi vardır ki, dünya hayatına ilişkin
sözleri senin hoşuna gider ve kalbindekine rağmen
Allah'ı şahit getirir; oysa o azılı bir düşmandır. (Ba-
kara Suresi, 204)
Kalplerinde iman olmadığı halde mümin oldukları yalanını
sürdürmeleri dışında da çıkar sağlamak için çok çeşitli yalanla-
ra başvururlar. Bu yalanlarını gerek müminlere, gerekse inkar
eden dostlarına rahatlıkla söylerler. Bir söz söylerken onlar