Page 103 - Kuran'da Hicret
P. 103
Darwinizm'in Çöküflü
yani canlıların genlerinde radyasyon gibi dış etkiler ya da kopya-
lama hataları sonucunda oluşan bozulmaları ekledi.
Bugün de hala dünyada evrim adına geçerliliğini koruyan mo-
del neo-Darwinizm'dir. Teori, yeryüzünde bulunan milyonlar-
ca canlı türünün, bu canlıların, kulak, göz, akciğer, kanat gibi
sayısız kompleks organlarının "mutasyonlara", yani genetik bo-
zukluklara dayalı bir süreç sonucunda oluştuğunu iddia etmek-
tedir. Ama teoriyi çaresiz bırakan açık bir bilimsel gerçek var-
dır: Mutasyonlar canlıları geliştirmezler, aksine her za-
man için canlılara zarar verirler.
Bunun nedeni çok basittir: DNA çok kompleks bir düzene
sahiptir. Bu molekül üzerinde oluşan herhangi rastgele bir
etki ancak zarar verir. Amerikalı genetikçi B. G. Ranganathan
bunu şöyle açıklar:
Mutasyonlar küçük, rastgele ve zararlıdırlar. Çok ender
olarak meydana gelirler ve en iyi ihtimalle etkisizdirler. Bu
üç özellik, mutasyonların evrimsel bir gelişme meydana
getiremeyeceğini gösterir. Zaten yüksek derecede özel-
leşmiş bir organizmada meydana gelebilecek rastlantısal
bir değişim, ya etkisiz olacaktır ya da zararlı. Bir kol saatin-
de meydana gelecek rastgele bir değişim kol saatini geliş-
tirmeyecektir. Ona büyük ihtimalle zarar verecek veya en
iyi ihtimalle etkisiz olacaktır. Bir deprem bir şehri geliştir-
mez, ona yıkım getirir. (B. G. Ranganathan, Origins?, Pennsyl-
vania: The Banner Of Truth Trust, 1988.)
Nitekim bugüne kadar hiçbir yararlı, yani genetik bilgiyi geliş-
tiren mutasyon örneği gözlemlenmedi. Tüm mutasyonların za-
101