Page 430 - Gelin Birlik Olalım
P. 430
Gelin Birlik Olalım
durum kulak için de geçerlidir. Dış kulak, çevredeki sesleri
kulak kepçesi vasıtasıyla toplayıp orta kulağa iletir; orta ku-
lak aldığı ses titreşimlerini güçlendirerek iç kulağa aktarır; iç
kulak da bu titreşimleri elektrik sinyallerine dönüştürerek
beyne gönderir.
Aynen görmede olduğu gibi duyma işlemi de beyindeki
duyma merkezinde gerçekleşir. Gözdeki durum kulak için de
geçerlidir, yani beyin, ışık gibi sese de kapalıdır, ses geçirmez.
Dolayısıyla dışarısı ne kadar gürültülü de olsa beynin içi ta-
mamen sessizdir. Buna rağmen en net sesler beyinde algıla-
nır. Ses geçirmeyen beyninizde bir orkestranın senfonilerini
dinlersiniz, kalabalık bir ortamın tüm gürültüsünü duyarsı-
nız. Ama o anda hassas bir cihazla beyninizin içindeki ses dü-
zeyi ölçülse, burada keskin bir sessizliğin hakim olduğu gö-
rülecektir.
Net bir görüntü elde edebilmek ümidiyle teknoloji nasıl
kullanılıyorsa, ses için de aynı çabalar onlarca yıldır sürdü-
rülmektedir. Ses kayıt cihazları, müzik setleri, birçok elektro-
nik alet, sesi algılayan müzik sistemleri bu çalışmalardan ba-
zılarıdır. Ancak, tüm teknolojiye, bu teknolojide çalışan bin-
lerce mühendise ve uzmana rağmen kulağın oluşturduğu
netlik ve kalitede bir sese ulaşılamamıştır.
En büyük müzik sistemi şirketinin ürettiği en kaliteli
müzik setini düşünün. Sesi kaydettiğinde mutlaka sesin bir
kısmı kaybolur veya az da olsa mutlaka parazit oluşur veya
müzik setini açtığınızda daha müzik başlamadan bir cızırtı
mutlaka duyarsınız. Ancak insan vücudundaki teknolojinin
ürünü olan sesler son derece net ve kusursuzdur. Bir insan
kulağı, hiçbir zaman müzik setinde olduğu gibi cızırtılı veya
428