Page 41 - Sonsuzluk Başlamış Durumda
P. 41
Harun Yahya (Adnan Oktar)
sinden sonra artık kimse onları tutamaz. Doğrusu O, Halim'dir,
bağışlayandır. (Fatır Suresi, 41)
Daha önce de belirttiğimiz gibi, insanların çoğu, Allah'ın gücünü
kavrayamadıklarından, büyük bir cehaletle Yüce Allah'ı göklerde
bir yerlerde bulunan ve dünya işlerine müdahale etmeyen bir varlık
olarak düşünürler. (Allah'ı tenzih ederiz) Bu sapkın mantığın teme-
li, evrenin sadece bir maddeler bütünü olduğu, Allah'ın ise bu mad-
delerin "dışında" bir yerlerde bulunduğu şeklindeki yanılgıdır.
(Allah'ı tenzih ederiz)
Gerçek mutlak varlık Allah'tır. Yani var olan sadece Allah'tır,
madde mutlak varlık değildir. Dışarıda var olan maddeler dünyası
Allah'ın üstün yaratışının bir eseridir Allah "her yerde"dir ve her ye-
ri kaplamaktadır. Bu gerçek Kuran'da şöyle açıklanır:
Allah... O'ndan başka ilah yoktur. Diridir, kaimdir. O'nu uyukla-
ma ve uyku tutmaz. Göklerde ve yerde ne varsa hepsi O'nundur.
İzni olmaksızın O'nun Katında şefaatte bulunacak kimdir? O, ön-
lerindekini ve arkalarındakini bilir. (Onlar ise) Dilediği kadarı-
nın dışında, O'nun ilminden hiçbir şeyi kavrayıp-kuşatamazlar.
O'nun kürsüsü, bütün gökleri ve yeri kaplayıp-kuşatmıştır. Onla-
rın korunması O'na güç gelmez. O, pek yücedir, pek büyüktür.
(Bakara Suresi, 255)
Allah'ın mekandan münezzeh olduğu ve her yeri çepeçevre ku-
şattığı gerçeği bir başka ayette de şöyle bildirilmektedir:
Doğu da Allah'ındır, batı da. Her nereye dönerseniz Allah'ın yüzü
(kıblesi) orasıdır. Şüphesiz ki Allah kuşatandır, bilendir. (Bakara
Suresi, 115)
Bu gerçeğin kavranmasıyla, şirk koşmadan, Allah'ı birleyerek
iman tam anlamıyla oluşur. Çünkü Allah'tan başka tüm varlıkların
gölge varlıklar olduklarını bilen bir insan, kesin bir imanla (hakkel
yakin derecesinde) "yalnızca Allah vardır, O'ndan başka ilah (güç
sahibi varlık) yoktur" der.
Allah'ı gözleriyle görmediği için Allah'ın varlığına inanmayanla-
39