Page 448 - Kuran Fihristi
P. 448
KURAN FİHRİSTİ
Bu gün ben, ger çek ten on la rın sab ret me le ri nin kar şı lı ğı nı ver- De ki: "Ey iman eden kul la rım, Rab bi niz den sa kı nın. Bu dün ya -
dim. Şüp he siz on lar, 'kur tu lu şa ve mut lu lu ğa' eren ler dir." da iyi lik eden ler için bir iyi lik var dır. Al lah'ın arz'ı ge niş tir. An cak
(23/111) sab re den le re ecir le ri he sap sız ca öde nir." (39/10)
Sen den ön ce gön der dik le ri miz den, ger çek ten ye mek yi yen ve Şu hal de sen sab ret. Ger çek ten Al lah'ın va'di hak tır. Gü na hın
pa zar lar da ge zen (el çi)ler den baş ka sı nı gön der miş de ği liz. Biz, için mağ fi ret di le; ak şam ve sa bah Rab bi ni hamd ile tes bih et.
si zin ki mi ni zi ki mi için de ne me (fit ne ko nu su) yap tık. Sab re de - (40/55)
cek mi si niz? Se nin Rab bin gö ren dir. (25/20) Şu hal de sen sab ret, hiç şüp he siz Al lah'ın va'di hak tır. So nun -
İş te on lar, sab ret me le ri ne kar şı lık (cen ne tin en göz de ye rin de) da ya on la ra va'det ti ği miz (azab)in bir kıs mı nı sa na gös te re ce -
oda lar la ödül len di ri lir ler ve or da esen lik di le ği ve se lam la kar şı - ğiz ya da se nin ha ya tı na son ve re ce ğiz. Ni ha yet on lar Bize dön-
la nır lar. (25/75) dü rü le cek ler. (40/77)
İş te on lar; sab ret me le ri do la yı sıy la ecir le ri iki de fa ve ri lir ve on - Şim di eğer sab re de bi lir ler se, ar tık on lar için ko nak la ma ye ri
lar kö tü lü ğü iyi lik le uzak laş tı rıp ken di le ri ne rı zık ola rak ver dik le - ateş tir. Ve eğer on lar hoş nut ol ma (dün ya)ya dön mek is ter ler -
ri miz den in fak eder ler. (28/54) se, ar tık hoş nut ola cak lar dan de ğil dir ler. (41/24)
Ken di le ri ne ilim ve ri len ler ise: "Ya zık lar ol sun si ze, Al lah'ın se - Bu na da, sab re den ler den baş ka sı ka vuş tu ru la maz. Ve bu na,
va bı, iman eden ve sa lih amel ler de bu lu nan kim se için da ha ha - bü yük bir pay sa hi bi olan lar dan baş ka sı da ka vuş tu ru la maz.
yır lı dır; bu na da sab re den ler den baş ka sı ka vuş tu rul maz" de di - (41/35)
ler. (28/80) Eğer di le ye cek ol sa, rüz ga rı dur du rur, böy le ce onun üs tün de
Ki on lar, sab re den ler ve Rab le ri ne te vek kül eden ler dir. (29/59) ka la ka lır lar. Şüp he siz, bun da çok ça sab re den, çok ça şük re den
Öy ley se sen sab ret; şüp he siz Al lah'ın va'di hak tır; ke sin bil giy - kim se için ger çek ten ayet ler var dır. (42/33)
le inan ma yan lar sa kın se ni te la şa kap tı rıp-ha fif li ğe (ve ya gev- Ar tık sen sab ret; Re sul ler den azim sa hip le ri nin sab ret tik le ri gi -
şek li ğe) sü rük le me sin ler. (30/60) bi, On lar için de ace le et me. On lar, teh dit edil dik le ri şe yi (aza -
Ey oğ lum, na ma zı dos doğ ru kıl, ma'ru fu em ret, mün ker den sa - bı) gör dük le ri gün, san ki gün dü zün yal nız ca bir sa ati ka dar ya -
kın dır ve sa na isa bet eden (mu si bet ler)e kar şı sab ret. Çün kü şa mış(ola cak)lar dır. (Bu,) Bir teb liğ dir. Ar tık fa sık olan bir ka -
bun lar, az me dil me si ge re ken iş ler den dir. (31/17) vim den baş ka sı yı kı ma uğ ra tı lır mı? (46/35)
Gör mü yor mu sun ki, si ze ayet le rin den (ba zı la rı nı) gös ter me si An dol sun, Biz siz den mü ca hid olan lar la sab re den le ri bi lin ce ye
için, ge mi ler Al lah'ın ni me tiy le de niz de akıp git mek te dir! Hiç (bel li edip or ta ya çı ka rın ca ya) ka dar, de ne ye ce ğiz ve ha ber le ri -
şüp he siz bun da, çok sab re den, çok şük re den için ger çek ten ni zi sı na ya ca ğız (açık la ya ca ğız). (47/31)
ayet ler var dır. (31/31) Eğer ger çek ten, yan la rı na çı kın ca ya ka dar sab ret miş ol sa lar dı,
Ve on la rın için den, sab ret tik le ri za man em ri miz le doğ ru yo la ile- her hal de (bu,) ken di le ri için da ha ha yır lı olur du. Al lah, çok ba -
tip-yö nel ten ön der ler kıl dık; on lar Bi zim ayet le ri mi ze ke sin bil- ğış la yan dır, çok esir ge yen dir. (49/5)
giy le ina nı yor lar dı. (32/24) Öy ley se sen, on la rın de dik le ri ne kar şı lık sab ret ve Rab bi ni gü -
Şüp he siz, Müs lü man er kek ler ve Müs lü man ka dın lar, mü'min ne şin do ğu şun dan ön ce ve ba tı şın dan ön ce hamd ile tes bih et.
er kek ler ve mü'min ka dın lar, gö nül den (Al lah'a) ita at eden er - (50/39)
kek ler ve gö nül den (Al lah'a) ita at eden ka dın lar, sa dık olan er - Gi rin ona; ar tık is ter sab re din, is ter sab ret me yin. Si zin için bir-
kek ler ve sa dık olan ka dın lar, sab re den er kek ler ve sab re den dir. Siz an cak, yap tık la rı nız la ce za lan dı rı lı yor su nuz." (52/16)
ka dın lar, say gıy la (Al lah'tan) kor kan er kek ler ve say gıy la Ar tık, Rab bi nin hük mü ne sab ret; çün kü ger çek ten sen, Bizim
(Al lah'tan) kor kan ka dın lar, sa da ka ve ren er kek ler ve sa da ka göz le ri mi zin önün de sin. Ve her kal kı şın da Rab bi ni hamd ile tes-
ve ren ka dın lar, oruç tu tan er kek ler ve oruç tu tan ka dın lar, ırz la - bih et. (52/48)
rı nı ko ru yan er kek ler ve (ırz la rı nı) ko ru yan ka dın lar, Al lah'ı çok - Ger çek şu ki Biz, bir fit ne (im ti han ve de ne me ko nu su) ola rak o
ça zik re den er kek ler ve (Al lah'ı çok ça) zik re den ka dın lar; (iş te) di şi de ve yi ken di le ri ne gön de re niz. Şu hal de sen on la rı göz le -
bun lar için Al lah bir ba ğış lan ma ve bü yük bir ecir ha zır la mış tır. yip-bek le ve sab ret. (54/27)
(33/35) Şim di sen, Rab bi nin hük mü ne sab ret ve ba lık sa hi bi (Yu nus) gi -
On lar ise: "Rab bi miz, se fer le ri mi zin ara sı nı aç (şe hir le ri miz bir- bi ol ma; ha ni o, içi ka hır do lu ola rak (Rab bi ne) çağ rı da bu lun -
bi ri ne çok ya kın dır) de di ler ve ken di ne fis le ri ne zul met miş ol du - muş tu. (68/48)
lar. Böy le ce Biz de on la rı ef sa ne ler(e ko nu olan bir halk) kıl dık On la rın de me le ri ne kar şı sen sab ret ve on lar dan gü zel bir ay rıl-
ve on la rı dar ma da ğın edip da ğıt tık. Şüp he siz bun da, çok sab- ma tar zıy la (dü şün ce ve ey lem ba kı mın dan kök lü bir tu tum) ile
re den ve çok şük re den her kes için ger çek ten ayet ler var dır. ko pup-ay rıl. (73/10)
(34/19) Rab bin için sab ret. (74/7)
Böy le ce (ço cuk) onun ya nın da ko şa bi le cek ça ğa eri şin ce (İb ra - Ve sab ret me le ri do la yı sıy la cen net le ve ipek le ödül len dir miş tir.
him ona): "Oğ lum" de di. "Ger çek ten ben se ni rü yam da bo ğaz - (76/12)
lı yor ken gör düm. Bir bak, sen ne dü şü nü yor sun." (Oğ lu İs ma il) Son ra iman eden ler den, sab rı bir bir le ri ne tav si ye eden ler den,
De di ki: "Ba ba cı ğım, em ro lun du ğun şe yi yap. İn şa Al lah, be ni mer ha me ti bir bir le ri ne tav si ye eden ler den ol mak. (90/17)
sab re den ler den bu la cak sın." (37/102) An cak iman edip sa lih amel ler de bu lu nan lar, bir bir le ri ne hak kı
Sen on la rın söy le dik le ri ne kar şı sab ret ve Bizim güç sa hi bi ku - tav si ye eden ler ve bir bir le ri ne sab rı tav si ye eden ler baş ka.
lu muz Da vud'u ha tır la; çün kü o, (her tu tum ve dav ra nı şın da (103/3)
Allah'a) yö ne len bi riy di. (38/17)
Ve eli ne bir des te (sap) al, böy le ce onun la vur ve an dı nı boz - SA Bİİ
ma." Ger çek ten, Biz onu sab re di ci bul duk. O, ne gü zel kul du. Şüp he siz, iman eden ler(le) Yahudi ler, Hı ris ti yan lar ve sa bi -
Çün kü o, (da ima Al lah'a) yö ne lip-dö nen bi riy di. (38/44) iler(den kim) Al lah'a ve ahi ret gü nü ne iman eder ve sa lih amel-
446