Page 133 - İdealizm Matrix Felsefesi ve Maddenin Gerçeği
P. 133

131




                     ... bilgisayardan beyninize, kendi görüntünüze ait elektrik sin-
                  yalleri de gönderebiliriz. Örne¤in bir masada otururken alg›lad›¤›-
                  n›z bütün görme, iflitme, dokunma gibi duyular›n elektriksel kar-
                  fl›l›klar›n› beyninize gönderdi¤imizde, beyniniz kendisini büro-
                  sunda oturmakta olan bir ifl adam› sanacakt›r. Bilgisayardan gelen
                  uyar›lar devam ettikçe de bu hayali dünya devam edecektir. Yal-
                  n›zca bir beyinden ibaret oldu¤unu ise hiçbir flekilde anlayamaya-
                  cakt›r. Çünkü beynin içinde bir dünya oluflmas› için beyindeki il-
                  gili merkezlere gerekli uyar›lar›n ulaflmas› yeterlidir. Bu uyar›lar
                  yapay bir kaynaktan, örne¤in bir kay›t cihaz›ndan ya da daha fark-
                  l› bir alg› kayna¤›ndan geliyor olabilir. (Zamans›zl›k ve Kader Gerçe-
                  ¤i, s. 28)
                       Afla¤›daki diyalogda ise Douglas Hall'un simülasyon-
                  dan ba¤lant›s›n›n kesilmesiyle gerçek yaflant›s›na dönüflü
                  aktar›lmaktad›r. Arkadafl› Whitney, sanal dünyada Ashton
                  kimli¤iyle kendisini öldürmeye çal›flmaktad›r. Douglas
                  Hall, bulundu¤u sanal dünyada öylesine gerçekçi bir korku
                  yaflamaktad›r ki, gerçek hayat›na döndü¤ünde dahi hala
                  nefes nefese kendini savunmaya çal›flt›¤› görülmektedir.
                  Hatta kendini korumak için arkadafl› Whitney'e yumruk at-

                  maktad›r.
                    Douglas Hall  : Beni öldürmeye çal›flt›.
                    Whitney     : Kim?
                    Douglas Hall  : Ashton. Bu dünyan›n gerçek olmad›¤›n› ö¤rendi. Bu
                    proje, bu deney. ‹nsanlar›n hayatlar›yla oynuyoruz!
                    Whitney     : fiimdi saçmal›yorsun. Kötü bir yolculuk yapt›¤›n› bili-
                    yorum ama...
                                                    B
                                                           a
                                                             g
                                                              e
                                                            r

                                                     u
                                                         a
                                                         n
                                                          l
                                                        s

                                                      i
                                                       n
                                                               r
                                                                       ,
                                                                      n
                                                                     i

                    Douglas Hall  : "Kötü bir yolculuk" mu? Bu insanlar gerçek. Senin, be- -
                                                                        e
                                                                        b
                                                                    n
                                                                 k
                                                                e
                                                               ç
                                                                 .
                                                                    e
                                                                  S

                         d
                        a
                          a

                           r
                     i
                    n nim kadar gerçekler.  .
                     m
                       k

                                l
                               k
                                 r
                                 e
                               e
                             e
                            g
                              ç
                             r
                                 Harun Yahya (Adnan Oktar)
   128   129   130   131   132   133   134   135   136   137   138