Page 25 - Kuran'da Adalet ve Hoşgörü
P. 25
Allah Adaleti Emreder 23
şı güvenlerini kaybetmelerinin sonucunda ise yardımlaşma,
hoşgörü, şefkat, merhamet, kardeşlik gibi insani özelliklerini
zamanla yitirir, birbirlerinden nefret eder hale gelirler.
Oysa iman eden bir kişinin bir topluluğa ya da kişiye karşı
hissettiği duygular, onun aldığı kararlarda kesinlikle etkili ol-
maz. Karşısındaki kişi ne kadar kötü ahlaklı olursa olsun, ne
kadar düşmanca bir tutum içinde olursa olsun, iman eden kişi
bir karar vermesi gerektiğinde tüm bu duygularını bir kenara
bırakıp, adaletle davranır, adaletle karar verir, adaleti tavsiye
eder. O kişiye karşı hissettikleri aklının ve vicdanının önüne
geçemez. Vicdanı ona her zaman Allah'ın emir ve tavsiyelerine
uymayı, güzel ahlaktan asla taviz vermemeyi söylemektedir.
Çünkü bu, Allah'ın iman edenlere Kuran'da bildirdiği bir emri-
dir. Maide Suresi'nde şu şekilde bildirilir:
Ey iman edenler, adil şahidler olarak, Allah için, hak-
kı ayakta tutun. Bir topluluğa olan kininiz, sizi ada-
letten alıkoymasın. Adalet yapın. O, takvaya daha
yakındır. Allah'tan korkup-sakının. Şüphesiz Allah,
yapmakta olduklarınızdan haberi olandır. (Maide Su-
resi, 8)
Ayette de bildirildiği gibi adil bir tavır sergilemek takvaya
en yakın olandır. İman eden bir kişi, ancak adaletle davrandığı
zaman Allah Katında bir hoşnutluk kazanacağını bilir. Güzel ah-
lakına şahit olan her insan bu kişiye güvenir, yanında rahat
eder, her türlü sorumluluğu ve görevi gönül rahatlığı ile ken-
disine verebilir. Böyle kişiler, düşmanları tarafından dahi saygı
ile karşılanır. Hatta onların bu tavrı, inkar eden birçok insana
örnek olarak iman etmelerine vesile olabilir. Nitekim bu ko-