Page 90 - Kuran'da Adalet ve Hoşgörü
P. 90
88 KURAN'DA ADALET VE HOfiGÖRÜ
rini güçlendirerek iç kulağa aktarır; iç kulak da bu titreşimleri
elektrik sinyallerine dönüştürerek beyne gönderir. Aynen gör-
mede olduğu gibi duyma işlemi de beyindeki duyma merkezinde
gerçekleşir.
Gözdeki durum kulak için de geçerlidir, yani beyin, ışık gibi
sese de kapalıdır, ses geçirmez. Dolayısıyla dışarısı ne kadar gü-
rültülü de olsa beynin içi tamamen sessizdir. Buna rağmen en net
sesler beyinde algılanır. Ses geçirmeyen beyninizde bir orkestra-
nın senfonilerini dinlersiniz, kalabalık bir ortamın tüm gürültüsü-
nü duyarsınız. Ama o anda hassas bir cihazla beyninizin içindeki
ses düzeyi ölçülse, burada keskin bir sessizliğin hakim olduğu gö-
rülecektir. Net bir görüntü elde edebilmek ümidiyle teknoloji na-
sıl kullanılıyorsa, ses için de aynı çabalar onlarca yıldır sürdürül-
mektedir. Ses kayıt cihazları, müzik setleri, birçok elektronik alet,
sesi algılayan müzik sistemleri bu çalışmalardan bazılarıdır. Ancak,
tüm teknolojiye, bu teknolojide çalışan binlerce mühendise ve uz-
mana rağmen kulağın oluşturduğu netlik ve kalitede bir sese ula-
şılamamıştır.
En büyük müzik sistemi şirketinin ürettiği en kaliteli müzik
setini düşünün. Sesi kaydettiğinde mutlaka sesin bir kısmı kaybo-
lur veya az da olsa mutlaka parazit oluşur veya müzik setini açtı-
ğınızda daha müzik başlamadan bir cızırtı mutlaka duyarsınız. An-
cak insan vücudundaki teknolojinin ürünü olan sesler son derece
net ve kusursuzdur. Bir insan kulağı, hiçbir zaman müzik setinde
olduğu gibi cızırtılı veya parazitli algılamaz; ses ne ise tam ve net
bir biçimde onu algılar. Bu durum, insan yaratıldığı günden bu ya-
na böyledir. Şimdiye kadar insanoğlunun yaptığı hiçbir görüntü ve
ses cihazı, göz ve kulak kadar hassas ve başarılı birer algılayıcı ola-
mamıştır. Ancak görme ve işitme olayında, tüm bunların ötesin-
de, çok büyük bir gerçek daha vardır.